Kedilerle ve köpekler on binlerce yıl önce evcilleşti. Uzun yıllardır bu masum canlarla beraber yaşıyoruz. Kediler de köpekler de arkadaşımız.
Wikipedia’dan öğrendiğim kadarıyla dünyada 2001 verilerine göre 400 milyon köpek yaşıyor. Kediler 3-5 milyon yıl önce ortaya çıktı ve o zamanlardan beri çok az değişikliğe uğramışlar.
Hayatınızda hiçbir kedinin, köpeğin gözlerinin içine baktınız mı? Size nasıl baktıklarını gördünüz mü? Korkarım bu yasayı savunanlar ya bunu hiç yaşamadı ya da şuursuzlukla karşı karşıyayız. Tamam, kibar olmayacağım. Büyük bir kötülükle karşı karşıyayız. Belki de arkasında organize edilmiş, gücü elinde tutma planlarının olduğu bir kötülük bu.
Sokakta yaşayan hayvanların ömürleri arabaların altında kaldıkları, insanlardan eziyet gördükleri için kısa olsa da bu masum dostlarımızı koruyup kollayanlar da var çok şükür. Hayatı onlarla paylaşıyoruz. Hayat ve sokaklar onlarla güzel. İlgiye ve sevgiye muhtaçlar. Köpeklerin saldırdığı insanlar örnek gösteriliyor. Belli ki, bir hastalığı, sorunu olan bir köpeğin acısını bütün köpeklere ödetmek istiyorlar. Bu; ne vicdani ne de medeni.
Elbette gündemde olan yasanın geri çekilmesini, geç olmadan bu vehim ve tarihi hatadan geri dönülmesini istiyoruz.
Yapılması gereken kısırlaştırmak, aşılatmak ve yerinde yaşatmak.
Belediyelere, yönetime iş düşüyor. Yeter ki iyi niyet olsun. Gönüllüler, hayvanları koruma dernekleri filan zaten çok çalışıyor bu konuda.
Can almak, canlı öldürmek cinayettir. Yaşama ve hayata karşı yapılan büyük bir kalleşliktir. İnsan, diğer canlılardan üstün değil. Bize muhtaç olan ve emanet edilmiş masum canları öldürme planları yapmak akıl alır gibi değil.
O zaman tekrarlayalım; KISIRLAŞTIR, AŞILAT, YERİNDE YAŞAT