Yerel seçimler ile birlikte 22 yıllık hipnoz sona erdi. Millet rüyadan uyandı…
Belki millet uyandı ama ülkeyi yönetenler hala kendini darı ambarında zannediyor.
Aradan 22 yıl geçmemiş gibi 22 yıl öncesinin olumsuz koşullarına geri dönüp, “Nerde kalmıştık?” deme densizliğini göstermelerine şaşırmamak elde değil.
Utanmadan, sıkılmadan; “Mesajı aldık, dersimize çalışacağız” diyorlar.
Neyi, hangi dersi çalışacaksınız?
Bakın !
22 yılda “ortalama kur hesabıyla” bu milletten 2 trilyon 756 milyar 502 milyon dolar vergi topladınız. Ne yaptınız bu kaynağı? Bunun hesabını verebilir misiniz?
Hayır! Veremezsiniz.
128 milyar doların hesabını veremeyenler bu hesabı hiç veremez. Zira böyle bir matematik zekaları olduğu kanısında değilim. Boşu boşuna kendimizi yormayalım…
Sormaya kalkarsak; oto yol yatırımlarından tutun da “arada bir uçakların inip kalktığı” havaalanlarından ve “hastayı müşteri varsayan” şehir hastanelerini anlatmaya başlayacaklar.
Yetmeyecek, “55 milyon dolarlık biletle” uzaya astronot göndermekten söz edip, test aşamasındaki yerli savaş uçağını örnek gösterip böbürlenecekler… Ve daha çok sinir bozacaklar.
Anayasa; hak, hukuk, adalet, yargı sistemi, ifade özgürlüğü, demokrasi… Hak getire… Bunlar olmasa da olur.
***
Peki bütün bu anlattıklarımızı yurdum insanı bilmiyor mu?
Elbette biliyor.
Peki ya bu ülkeyi yöneten “şahsım hükümeti”nin başındaki…
Hiç endişeniz olmasın o da biliyor… Biliyor ama bilmemezlikten gelip kulağının üzerine yatmaya çalışıyor.
Bu ülkeyi yöneten Sayın Erdoğan’a seslenmek isterim;
22 yıl önce, “tombaladan çıkar gibi” aldığınız yüzde % 34 oy ile TBMM’nin % 65’lik sayısal çoğunluğunu elde edip iktidar oldunuz. 2010 ve 2017’deki tartışmalı referandumlar sayesinde Türkiye’yi taşıdığınız “tek adam” sistemi ile bugüne kadar ülkeyi yönettiniz…
Geldik 31 Mart 2024 seçimlerine…
Sandıktan çıkan sonucu sakın ola ki yerel seçim deyip hafife almayın, geçiştirmeye çalışmayın.…
Halk size bu seçimlerde “güvensizlik oyu” verdi.
Siyasal desteğiniz başladığınız yere geldi.!
Kabul edin ki yenildiniz.
Erdemli davranın. Batı demokrasilerinde olduğu gibi izzet-i ikbal ile çekilin Bab-ı Hükümetten.
Yani istifa edin.
Millet de bir nefes alsın, siz de dinlenin artık.
Farkında mısınız; yorulduk yorulduk, çok yorulduk !