Bir anda hava değişti… Kar, boran karışık fırtınalı hava yerini, “mutedil” ılık bir havaya bıraktı ! Sanki sonbahar ile ilkbahar yer değiştirmiş gibi…
Aklınıza meteorolojik değişim gelmesin. Sözünü ettiğim; TBMM’nin açıldığı gün siyasi arenadaki “sözde” değişim ya da “normalleşme” girişimi… MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Parti’ye olan yaklaşımı ile adeta siyasi havadaki “ezber bozan” tavrı ile ilgili… Ve tabi ardından AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yine DEM partiye yönelik söylemlerindeki değişiklik…
Denilebilir ki; bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü ?
Öyle ya ! Bugüne kadar DEM’i PKK terörü ile ilişkilendirip, “sert ifadelerle” TBMM’den atılmasını isteyen Devlet Bahçeli…
DEM’in kapatılması davasına öncülük eden MHP liderinin, daha da ileri giderek, “bu konuda talep edilen kararı vermeyen” Anayasa Mahkemesi’nin bile kapatılmasını isteyen Devlet Bahçeli…
Şimdi ne oldu da birden bire çark edip; “dünya barış arayışı içinde iken, yurt içinde toplumsal uzlaşmanın sağlanması gerektiğine vurgu yapıp” DEM’e el uzatıyor?
Ve Tayyip Erdoğan…
Nedir bu radikal değişikliğin ardındaki neden? Gerçekten, ülkeyi yöneten bu siyasi irade, “toplumsal barış” adına samimi düşüncelerle mi tavır değiştiriyorlar. İnanalım mı?
***
Amacım, “öküzün altında buzağı aramak” değil. Ancak, siyasette böylesine radikal “makas değiştirme”nin söz konusu olduğu yerde insanın aklına bin bir soru gelmiyor değil… Şöyle ki;
AKP, yeni bir Anayasa öneriyor… Ve bu talebin yandaşlarından biri de MHP…
Ancak, bu iki partinin anayasa değişikliğiyle ilgili parlamento çoğunluğu yeterli değil. Yeni Anayasa’nın kabulü için TBMM’de aritmetik desteğe ihtiyaçları var. TBMM’deki sandalye dağılımı şöyle:
AK Parti 265 CHP 127, DEM Parti 57, MHP 50, İYİ Parti 30, Saadet Partisi 20, DEVA 15, YRP 4, HÜDAPAR 4, DP 3, TİP 3, DBP 2, EMEP 2 Bağımsız 10 Boş 7.
Yeni Anayasa’nın TBMM’de kabulu için 400, referanduma götürülebilmesi için en az 360 milletvekilinin onayı gerekiyor. Ve meclisteki partilerin bu konudaki tavırları belli. AKP ile MHP’nin toplam milletvekili sayısı 315. Yeni Anayasa’nın referanduma götürülebilmesi için en az 45 milletvekilinin daha desteği gerekiyor.
Hal böyleyken; CHP’nin masaya oturma niyeti yok. CHP, yeni anayasanın ancak toplumsal uzlaşma sonucu ve “kurucu meclis” tarafından yapılabileceği görüşünde. Mecliste grubu olan diğer partilerden İYİ Parti hiç hevesli değil. Saadet Partisi ile DEVA’nın bir arada “koşulsuz destek” vermeleri mümkün gözükmüyor. Geri kalan diğerleri ile bağımsızlar katılsa dahi yeterli sayıya ulaşmıyor. Geri kaldı bir tek DEM Parti… DEM’in desteği sağlanırsa referandum sıkıntısı kalmıyor… Bütün mesele onları ikna edebilmek…
Bana göre meselenin özeti budur.
Peki, DEM Parti bu yaklaşıma ne der? Üstelik geçmiş yaşanmışlıklar ortadayken…
Bilemiyorum ! Ancak ekonomik gidişatın getirdiği sonuç ve halk desteğini kaybeden AKP ve MHP’nin önümüzdeki süreçte gündemi değiştirip, kendi siyasi bekaları adına ortaya attıkları bir formül gibi geliyor bana. Bütün mesele DEM’in gönlünü alıp, onları ikna etmek.
