Özgür Özel lider oldu mu olmadı mı?

» Büyük Manşet » Özgür Özel lider oldu mu olmadı mı?

Gazeteci İdris Akyüz yazdı.

Ekranlardaki tartışmacılar aynı, konular aynı…

Yandaşlık ya da karşıtlık aynı.

Aynı bağırtılar, aynı iddialar, aynı atarlar… Bağırış çağırışlar aynı…

İyi de be kardeşim; ne diye karşındakine yükseliyor, avazın çıktığı kadar bağırıyorsun?

Sakin sakin konuşsan duymayacak mı seni?

Ne zannediyorsun! Bağırıyorsun diye haklı mısın? Yoksa yüksek tonda konuşuyorsun diye haklı olduğunu ve doğruyu söylediğini mi zannediyorsun?

Yoksa birilerini mi korkutmak istiyorsun?

Gına geldi vallahi !

Yahu bir dur arkadaş, bir dur!

Allah aşkına bir dinle. Sen dinlemiyorsan, ekran karşısındakilere saygılı ol! Onların duymasına, dinlemesine izin ver lütfen… Vır, vır, vır…

Hepiniz bir anda konuşuyorsunuz, kimin ne dediği anlaşılmıyor. Acayip sesler orkestrasına çevirdiniz ekranları…

*

Bu serzenişimi dile getirdikten sonra gelelim güncele…

Geçen hafta ekranlardaki tartışmalardan biri de son anket sonuçlarıydı… CHP yine birinci parti, AKP ise ikinci sırada ama aralarında bir puan fark var.

“Muhterem tartışmacılar” buradan yola çıkarak, Özgür Özel’in “lider” olup olamadığı konusunda ölçüp biçip ahkam kestiler…

Kimi, “Bu iş tamamdır artık Özgür Özel CHP’nin tek lideridir” dedi kimi daha bir ihtiyatla “dur bakalım daha çok fırın ekmek yemesi lazım” demeye getirdi.

Gereksiz kısır bir çekişme…

Denilebilir ki; ne yani, son seçimlerde Türkiye’nin birinci partisi olan CHP’nin en tepe noktasında oturan kişi o partinin lideri değil de nesidir?

Haklı bir soru !

Ancak bu tespitle gelen böyle bir soruya itiraz ederim.

Ve derim ki;

Hele bir durun bakalım; Özgür Özel’in tercihi sizin değer yargılarınızdaki liderlik tanımıyla örtüşüyor mu örtüşmüyor mu?

Belki Özgür Özel için “ekip çalışması” çok daha önemlidir.

Kaldı ki “yeni dünya düzeni”nin olmazsa olmazı da ekip çalışmasıdır. Biraz bekleyin. Bir kredi açın Özgür Özel’e de biz de neyi nasıl yapmak istediğini görüp, anlayalım.

Gelelim liderlik kavramına…

Bana göre siyasette liderlik; “geri kalmış feodal toplumlarda yaratılan ya da yakıştırılan bir gücün adı” olsa da çok önemli bir kurumdur.

Yani öyle basit bir tanım değildir. Bu bağlamda; sen bu kurumun başısın deyip, o göreve getirilen kişiye lider denemez.

Liderlik; bir eğitim, bir deneyim, bir beceri gerektirir…

Ancak bütün bunlardan çok daha önemlisi; liderlik aynı zamanda “karizmatik ve fenemon” bir kişilik gerektirir. Bunun için de yapısaldır. Yani, kişinin karakteriyle yakın ilgilidir ve çok doğaldır ki kişiden kişiye değişkenlik gösterir.

*

Özgür Özel’i bu bağlamda değerlendirmek bana göre haksızlıktır. Bırakın da çalışsın.

Koca CHP’nin kaptan koltuğuna oturan kişinin lider olup olmadığına karar vermek ya da tartışmak kimsenin haddi değildir. Bu karneyi, bütünüyle halkın kendisi verir.

Bu kafalara kalırsa; gelmiş geçmiş isimleri de “liderliğe uygun mu değil mi diye” değerlendirip eleştirebilirler.

Belki onlar için Kemal Kılıçdaroğlu, hatta Deniz Baykal bile lider olmayabilir…

Kendi değer yargısına uyanlara lider, uymayanlara da “genel başkan” deyip işin içinden çıkabilirler.

Bu nedenle böyle bir tartışmaya girmeyi bile anlamsız buluyorum.

Lider ya da genel başkan… Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.

Vizyonu var mı vaatleri nedir, halk destek veriyor mu vermiyor mu?

Siz işin bu yanına bakın, burası daha önemli !