Özel tiyatroların sanatsal üretimini zenginleştirirken ekonomik, sosyal ve hukuki açıdan güçlenmesi ve sürdürülebilir hale gelmesi için çalışan Tiyatro Kooperatifi, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü kapsamında ortaklarıyla buluştu.
Tiyatro Kooperatifi, 2019 yılından bu yana tiyatro sanatının kamusal bir faaliyet olduğu gerçeğinden hareketle özel tiyatroların çalışma alanına dair farkındalığı artırmak ve mevzuatta iyileştirme yapılması için hak temelli savunuculuk faaliyetleri yürütmeye devam ediyor. Mayıs 2018'de 13 özel tiyatronun girişimiyle başlayan ve bugün 80'e yakın özel tiyatroyu temsil eden kooperatif; özel tiyatroların mevcut durumu, talepleri ve ihtiyaçlarını konuşmak için 27 Mart Dünya Tiyatro Günü kapsamında ortağı olan tiyatrolarla bir araya geldi.
Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mert Fırat'ın açılış konuşması ile başlayan buluşmada, özel tiyatroların sürdürülebilir bir yapıya kavuşması gerekliliği ile sektörün gelişimi için temel ihtiyaçlar ve çözüm önerileri bir kez daha gündeme getirildi.
Ticari kısıtlamalar mevcut
Mert Fırat, "Sanatçıların ve tiyatroların geleceği, sadece ekonomik desteklerle değil, aynı zamanda hukukun herkese eşit şekilde işlediği bir ortamla güvence altına alınabilir. Sanatın özgürleşmesinin, ifade özgürlüğü ve toplumsal adaletin tesisinden ayrı düşünülemeyeceğini her fırsatta vurguluyoruz. Sanatın özgür olmadığı yerde, toplum da nefes alamaz. Bunun yanı sıra tiyatro sanatçılarının seyircileriyle kurduğu ilişkinin, ticari kısıtlamalar ve vergi yükleriyle önünün kesilmemesi gerekiyor. Özel tiyatrolar sadece ticari işletmeler olarak değil, toplum yararına, sanatın sanatçının desteklendiği kültürel mirası ve hafızayı taşıyan değerli yapılar olarak ele alınmalı” dedi.
Neler istiyorlar?
- Vergi yükünün hafifletilmesi
- SGK ve KDV teşvikleri
- Tiyatrolar için destek mekanizmalarının geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi
- Elektrik, su ve doğal gaz gibi temel giderler için indirim sağlanması
- KOSGEB gibi destek mekanizmalarının tiyatrolar için uygulanabilir hale getirilmesi
- Sponsorluk ve bağış sistemlerinin uluslararası örneklerde olduğu gibi geliştirilmesi