Sandras Dağı’nda maden ocağı projesine dava açıldı

» Büyük Manşet » Sandras Dağı’nda maden ocağı projesine dava açıldı

Muğla’nın Ortaca bölgesindeki Çaylı, Gölbaşı köylerinde ve Köyceğiz Akyaka, Pınarköy bölgelerindeki patlatmalı yer altı krom ocağı ve maden arama projelerine verilen “ÇED gerekli değildir” kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması için bölge halkı dava açtı.

Muğla’nın Ortaca ve Köyceğiz ilçelerinde Damla Madencilik tarafından yapılması planlanan Patlatmalı Yer altı Krom Ocağı projelerine Muğla Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından Temmuz ayında  “ÇED gerekli değildir” kararı verildi.

Patlatmalı yer altı krom ocağı ve maden arama projelerine verilen “ÇED gerekli değildir” kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması için bölge halkı dava açtı.

“SANDRAS DAĞI ÖNEMLI BIR YAŞAM KAYNAĞIDIR”

Sandras’ı Koruma Platformu yapılan açıklamada, “Sandras dağı, su kaynakları, toprağı, barındırdığı tüm endemik ve çoğu tehlike altında olan bitki ve hayvan biyomları ile bölgemizin ana ve en önemli yaşam kaynağıdır. Bu bağlamda bölgedeki maden projelerinin bölgemize getireceği iddia edilen kamu yararı; bölge doğasının ve su kaynaklarının korunarak gelecek nesillere aktarılması, sosyo-kültürel yapının, kırsal yaşam alanlarının ve toplumsal huzurun korunmasıyla elde edilecek kamu yararından daha üstün değildir. Maden projelerinin varlığı dahi bölgede halihazırda süregelen kamu yararına açık bir tehdit oluşturmaktadır” denildi.

“KÖYCEĞIZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA ALANI IÇINDE KALMAKTA”

Maden ruhsat sahası ve işletme alanının bir kısmının Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Alanı içinde kaldığını kaydeden Sandrası Koruma Platformu, “Madenprojeleri bu hassas ekosistemleri ve içerisindeki binlerce endemik canlıyı tehdit etmektedir. Maden ruhsat sahası ve işletme alanının bir kısmı, Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Alanı içinde kalmaktadır. Bölge aynı zamanda Önemli Doğa Alanı, Doğal Sit, Yaban Hayatı Geliştirme Sahası, Kartal Gölü Milli Parkı gibi doğal değerleri yüksek, korunan alanlarla iç içedir” dedi.

‘ORMAN ALANLARININ YÜZDE 65’İ RANTA AÇILDI’

Sandras’ı Koruma Platformu’nca yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Çevresel tahribatın günümüzdeki hissedilebilir ve ölçülebilir etkilerine rağmen, TEMA vakfı raporlarına göre ‘Muğla ormanlarının %33’ü ihale ruhsat alanlarına, %19’u işletme ruhsat alanlarına, %13’ü arama ruhsat alanlarına tahsis edilmiştir. ‘Toplamda orman alanlarının yüzde 65’inin hukuksuzca ranta açıldığı açıkça görülmektedir. Maden projesinin gerçekleşmesi durumunda 11.000 kızıl çam ağacı kesilecek, bölgedeki canlılar da yok olacaktır.

Tüm yaşam savunucularını ve vicdan sahibi halkımızı Çiçek Baba’nın, yaşayan ormanların, suyun, toprağın ve binlerce canlının meskeni Sandras ile dayanışmaya çağırıyoruz !”