İzmir Barosu’ndan gündemine ilişkin düzenlediği basın açıklamasında, “Bağımsız ve tarafsız bir yargı, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti için mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” denildi.
İzmir Barosu Konferans salonunda yapılan basın toplantısına İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri temsilcileri de katıldı.
Açıklamayı okuyan İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz, “Siyasal iktidar her zaman olduğu gibi hukuksuzluktan vazgeçmiyor; biz de hukuksuzluklara karşı tavrımızı ortaya koymaktan, sözümüzü söylemekten vazgeçmiyoruz” dedi. Açıklmada şu ifadelere yer verildi:
“GÜN GEÇMİYOR Kİ YENİ BİR HUKUKSUZLUKLA KARŞILAŞMAYALIM”
“Son günlerde ülke gündemini; evlilik adı altında meşrulaştırmaya çalışılan istismar, şiddet ve sapkınlık, Anayasa değişikliği , Ekrem İmamoğlu hakkında verilen mahkeme (!) kararı ve grev yasakları oluşturmaktadır.
Siyasal iktidar her zaman olduğu gibi hukuksuzluktan vazgeçmiyor; biz de hukuksuzluklara karşı tavrımızı ortaya koymaktan, sözümüzü söylemekten vazgeçmiyoruz.
Önce 6 yaşındaki bebeğin yaşadıklarıyla sarsıldık. Çocuk bedeni her gün kendisine “reva” görülen işkenceyi yaşarken; ailesi, tarikatı, cemaati, görmesine rağmen susan, müdahale etmeyen, sessiz kalanları bir kez daha gördük. Yakın tarihimiz çocukların tarikat ve cemaatlerin yatılı okullarında, yurtlarında maruz bırakıldıkları istismar ve yaşam hakkı ihlalleriyle dolu.
Son günlerin diğer tartışma gündemi olan Anayasa değişiklikleri; iddia edildiği gibi ayrımcılığa engel olma amacı gütmek bir yana, inanç özgürlüğüne daha da büyük bir sınırlama getirmekte ve farklı yaşam tarzlarına yönelik mevcut devlet müdahalesinin daha da otoriter bir hal alması tehlikesini barındırmaktadır.
Anayasa’da yapılmak istenen düzenleme ; devletin özel yaşama saygı yükümlülüğüne aykırı olduğu gibi, özel yaşama ve farklı yaşam tarzlarına yönelik nefret söylemini, nefret suçlarını koruyucu, cezasızlığı teşvik edici bir rol oynayacaktır.
Bir seçim arefesinde, oy konsolidasyonu amacına yönelen bir Anayasal düzenleme yapılmak istenmesi, her bakımdan yanlıştır. Anayasalar, toplumu bölme değil, ortak paydaları temsil etme amacı gütmeli, temel hak ve özgürlükleri tartışma konusu olmaktan çıkaran bir işlev taşımalıdır.
siyasi iktidarı bu teklifi geri çekmeye; tüm milletvekillerini Anayasaya, evrensel temel hak ve özgürlüklere, laiklik ilkesine ve ayrımcılık yasağına aykırı Anayasa değişikliği teklifine hayır demeye çağırıyoruz.”
“BU CEZA, EKREM İMAMOĞLU’NUN SİYASİ KİŞİLİĞİ NEDENİYLE VERİLMİŞTİR”
“Öte yandan daha dün (14 Aralık 2022) yapılan duruşmada, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilmiştir.
Yasada, Anayasa’da ve iç hukuk normu niteliğindeki Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde vücut bulan, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki beyanları nedeniyle verilen bu ceza, Ekrem İmamoğlu’nun siyasi kişiliği ve muhalif kimliği nedeniyle verilmiştir. Siyasal iktidarın temsil ettiği yürütmenin, yargı üzerindeki tahakkümü bir kez daha açığa çıkmış bulunmaktadır.”