Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi (ÇHTM), 2025 yılında görev yapacak olan temsilcilerini seçmek için toplantısını gerçekleştirdi. Çiğli Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşmesi planlanan toplantı, önceden planlanmasına rağmen salonun tadilatta olduğu gerekçesiyle belediyenin karşısındaki Santra Kafe’de gerçekleştirildi. Soğuk hava koşullarına rağmen yarı açık bir alanda gerçekleştirilen toplantıya katılım ve ilgi dikkat çekiciydi.
Toplantıda Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi Yürütme Kurulu üyesi Burçak Özoğlu, Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi Sözcüsü Emel Diril ve birçok katılımcı söz aldı.
Özoğlu, THTM’nin laik, bağımsız, egemen ve eşitlikçi bir ülke için çıktığı yolda yaşadığı gelişmelerden, mücadelenin merkezden yerele büyütülmesinden ve 2025’e girerken; derinleşen gericilik sorununa karşı söz konusu ilkeler temel alınarak meclislerin mücadelesini nasıl genişletilmesi gerektiğinden bahisle, şu değerlendirmelerde bulundu: “THTM, laikliğin, ülkenin bağımsızlığının ve egemenliğinin, eşit yurttaşlığın, cumhuriyetin değerlerinin ve emekçilerin cumhuriyetini kurmak için verilen mücadelenin kurucu bir irade ile güçlendirilmesi amacı ile yola çıktı. 7 Ocak tarihinde yapılan ilk genel kurulda oluşturulan yürütme kurulu, merkezi bir oluşumun gerekli olduğu noktasında önem taşıyordu. THTM, Türkiye’deki gerici meclisle bir mücadele yöntemi olarak kuruldu ve bu gerici meclis karşısında Cumhuriyetin değerlerini savunan bir odak oluşturdu. THTM’nin temel aldığı ilkeler çevresinde mücadele edecek komisyonlar kuruldu. 2. Genel Kurul, yerel seçimlerden sonra yapıldı ve yerel seçimlerde elde edilen kazanımlar üzerinden yerellerde meclisler kurulması ve bu meclislerin THTM’nin parçası haline getirilmesi, yerelliklerden mücadeleye katkı kararı alındı. Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi ve diğer yerel meclislerimiz bu şekilde oluştu. Yerelliklerin kendi gündemleri ve örgütlenme çalışmaları, THTM’nin belirlediği temel ilkeler ile güçlenerek daha da görünür hale gelmeye başladı. Bağımsızlık ve egemenlik üzerinden NATO’ya karşı mücadele hattı kuruldu. İzmir Limanına demirleyen, Başta Filistin olmak üzere bölge halklarına ölüm saçmaya gelen ABD gemisi için Onur Nöbeti eylemleri yapıldı. Kartal’dan başlayıp İncirlik’e kadar uzanan İncirlik Üssü Kapatılsın eylemleri yapıldı. Bunun yanı sıra laiklik ilkesi üzerinden aydınlanma seferberliği hattı kuruldu. Tarikat yurtlarına, Çedes’e karşı kampanyalar yapıldı. Söz konusu kampanyalar çok kısa zaman içerisinde büyük eylemliliklere dönüştü. Dolayısıyla merkezi kararlar, yereldeki halk temsilcilerinden gelen mücadelen eylemliliğe dönüşen bir model yakaladı bu sayede. THTM’nin, Ekim ayında gerçekleşen genel kurulunda ise eylemlilik ve örgütlenme ivmesini hızlandıracak yeni kararlar alındı. Bugün burada yaptığımız toplantı gibi diğer yerel halk temsilcileri meclisleri de toplanarak temsilci seçimlerini gerçekleştirecek. Böylece geride bıraktığımız yılda elde edilen kazanımlar daha da görünür ve kalıcı hale gelecek. Emperyalizme karşı mücadele ile kazanılmış topraklarda, 2025’e girerken bağımsız ve egemen, güvenliği emperyal güçlerin inisiyatifinde olmayan, eşit ve emekten yana bir tutumla eşit yurttaşlığı temel alan bir ülke istiyor, bunun altını çiziyoruz. Giderek derinleşen laiklik karşıtlığı ve gericilik sorunu ile daha güçlü bir şekilde mücadele etmeliyiz.” dedi.
THTM’nin, mücadelesinin temeline koyduğu ilkelerin eşit değerde olduğuna dikkat çeken Özoğlu “Bu ilkeler hiçbir zaman birbirinin önüne geçen ilkeler değildir. Türkiye gerçekliğinde her biri eşit değerdedir. Çiğli’de Harmandalı Çöplüğü ile mücadele, tarikat yurtlarına karşı aydınlanma mücadelesi ile aynı önemi taşımakta, birbirine güç vermektedir. Dolayısıyla ilkelerimiz doğrultusunda karalı olduğumuz her noktada aynı şiddette mücadele etmeye devam edeceğiz.” diyerek sözlerine son verdi.
Özoğlu’nun ardından söz alan Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi Sözcüsü Emel Diril, “Toplantının başından beri konuştuğumuz ilkeler bizi ayrıştıran değil, birleştiren ilkeler. Etnik ayrımlara karşı eşit ülke istiyor, ülkemizin ve diğer ülkelerin bağımsızlığını savunuyoruz. Düzen ile olan kavgamızı ve mücadelemizi yerellerde belediyelere karşı benzer şekillerde veriyoruz. Bugün toplantımızı belediye salonunda yapacaktık ancak belediye son hafta iptal etti. Örgütlenelim, mücadele edelim istemiyorlar çünkü belediyeyi kar odaklı, şirket yönetiyormuş gibi yönetiyorlar. Belediye yetkilileri patron gibi davranıyor. Açıklanan asgari ücretin daha da derinleştireceği bir yoksulluk söz konusu. Şu an yaşadığımız süreç Cumhuriyetin kuruluş sürecinden daha kolay değil. Ülkemizdeki yoksulluğun sebebinin çok büyük bir sebebi siyasi iktidar evet ancak tek sebep bu değil, patronlara karşı mücadele etmeyi, Nato’ya karşı mücadele etmeyi unutmamalıyız. Mücadelenin sesini yükseltmeye devam edeceğiz.” dedi.
Konuşmaların ardından Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi’nin yürüttüğü çalışmalara ilişkin bir görsel sunum ve temsilci seçimi yapıldı.