Usta gazeteci sevgili Yaşar Eyice abim birkaç gün önce bir köşe yazısı yazmış o yazıdan etkilendim ben de böyle bir yazı yazmak istedim.
Yaşar abinin yazdığı yazıda birkaç başlık vardı ‘Babanın Anlattıkları’, ‘Zengin Komşu’ ‘Babalar Ölünce’ bu başlıkların altındaki yazıları yavaş ve sakince okudum, ben de Babam hakkında ne biliyorum ne diyebilirim düşündüğümde hiç bir şey bilmediğimi bir kez daha anladım. İşte bunlar da benim düşüncelerim.
Benim bayramlarda ve babalar gününde hep bir tarafım eksikti, çünkü ben bir buçuk yaşındayken babam Hüseyin Hüsnü 42 yaşında vefat etmiş bizleri yani ailesini eşini kızlarını ve oğullarını bırakıp göç eylemiş bu dünyadan.
Bayramlarım hep buruk geçerdi çocukların ellerini babaları tutarken benim ellerimi ya annem ya ablalarım tutardı.
Mesela ben baba sevgisini hiç bilmiyorum nasıl bir duygudur bilmiyorum.
Mesela ben babamla hiç sinemaya veya çocuk parkına gitmedim nasıl bir duygudur bilmiyorum.
Mesela ben babamla hiç konuşmadım ne ben derdimi anlatabildim ne o derdime çare olabildi. Babamla hiç spor üzerine konuşmadık.
Hangi takımı tutardı bilmem benim tutuğum takımı da o bilmeden gitti.
Babam nasıl bir adamdı ben kendi fikrimi söyleyemiyorum, sinirli mi, aksi mi, mülayim mi, sakin biri mi?
Ya da ailesi ve çevresi hakkında ne düşünürdü ne yapardı ben hiç bilmiyorum.
Ancak kulaktan duyma laflarla iyi kötü diyebiliyorum.
Gazinocu olduğunu Fuar’daki Recep Özgen Çay bahçesinin ortağı olduğunu günümüzün bazı ünlülerini ilk onun sahneye çıkardığını falan hep annemden dinlemiştim.
İçmesini eğlenmesini severmiş konukları hiç eksik olmazmış kimseye eyvallahı yokmuş İzmir’e gelen Boşnaklar muhakkak onu bulurmuş.
İzmir’e gelen Boşnaklara yardım edermiş. Bunları da hep birileri anlatıyor onlardan duyuyorum.
Mesela ben Babalar Günü’nde babama hiç hediye almadım mezarına çiçek götürdüm Babalar Günü.
Babalar Günü duygusunu bile yaşayamadım onu bile elimizden aldı.
Sevgili eşim Emine bak iki kızımız var sen onların elinden tut bayramda onlara baba sevgisinin ne olduğunu sen yaşamadın bilmiyor olabilirsin ama içinden geldiği gibi onlara sevgini ver göster derdi.
Keza Babalar Günü için de aynı şeyleri söylerdi Anneler Günü’nde eşim çocuklara o sevgiyi gösterirdi.
Dedim ya ben bayramları ve Babalar Günü’nü sevmiyorum diye. Bundan ötürü sevmiyorum ben baba sevgisi nasıl bilmem iyi mi kötü mü yorum yapamam.
Keza Babalar Günü’nde çocuklar babalarına güzel güzel hediyeler verirken onlara sarılıp öperken babalarını ihmal etmezlerken ya ben mezar taşına çiçek bırakıyorum.
Kızlarım sağ olsunlar bayramlarda ve özel günlerde beni ve annelerini ihmal etmiyorlar kızlarıma da bizleri ihmal etmedikleri için teşekkür ediyorum.
Onun için Baba hakkında ne diyebilirim ki?
Babaları hayatta olanlar kıymetini iyi bilsin sevgilerini göstersinler, babalar da çocuklarının kıymetini iyi bilsin ve sevgilerini göstersinler diyebilirim en fazla.