Tarihi Kuşadası evlerinin bulunduğu Yıldırım Caddesi’ndeki Çalıkuşu Kültür Evi edebiyat dünyasının önemli isimlerini misafir etmeye devam ediyor. Bu kapsamda Çalıkuşu Evi’nin son konuğu “Kemik” ve “Bin Yıl Kırılması” gibi sevilen kitaplarıyla tanınan ressam ve yazar Bedri Baykam oldu. İmza gününde Bedri Baykam, Çalıkuşu Kültür Evi’nin büyüleyici atmosferinde sevenleriyle edebiyat, siyaset ve sanat üzerine sohbet etti. Daha sonraysa yaşamı, hayata bakış açısı ve sanatıyla ilgili gelen soruları yanıtladı. Kuşadası Belediye Başkan Vekili ve Belediye Başkan Yardımcısı Oğuzhan Turan ve Kuşadası Altın Güvercin Kültür ve Sanat Tanıtım Vakfı Başkanı Levent Köylü ‘nün de katıldığı etkinlik sonunda Başar, Kuşadalılar için kitaplarını imzaladı.
“ÜLKESİYLE İLGİLİ ÇÖZÜMLER ÜRETEN BİR AYDIN”
KUSAV Başkanı Levent Köylü “Kuşadası Belediyesi ve Kuşadası Altın Güvercin Kültür ve Sanat Tanıtım Vakfı iş birliğinde Kuşadası’na kazandırılan Ada Modern Sanat Galerisinde gerçekleşen bir sergi açılışımız vesilesiyle Bedri Bey bizim iki gündür konuğumuzdu. Dün akşam Ada Modern Sanat Galerisi’nde sergimizi açtık. Bir ay süreyle ‘Dönüşüm’ adlı sergi sizlerle birlikte olacak. Ama bugün burada buluşma sebebimiz bir edebiyat evinde bir yazarı konuk etmek. Bedri Bey, Türkiye’nin çok önemli bir aydını. Sanatçı kimliğinin dışında Türkiye ile dertlenen ve dertlendiği ülkesiyle ilgili çözümler üretmeye çalışan bir aydın. Bugün Bedri Baykam’ı sizlerle buluşturmaktan çok mutluyuz” dedi.
“ÖZGÜRLÜK BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Kuşadası Belediyesi ve KUSAV Başkanı Levent Köylü ‘ye teşekkür eden Bedri Baykam , “Yazar Bedri Baykam, Ressam Bedri Baykam’dan daha dertli. Çünkü Ressam Bedri Baykam 60 yıldır bu ülkenin gündeminde olduğu için yazar Bedri Baykam biraz geri planda kalıyor. Üzerinde çalıştığım birçok kitap var. Bunları kısa bir zamana sığdırmaya çalışıyorum. Onun için bazen siz kitap da mı yazıyordunuz, diye soranlar olduğu zaman ressam ve yazar Bedri Baykam arasında bir çatışma çıkıyor. Hem sanat, hem edebiyat hem de siyasetle ilgilenmemi insanlar kafasında birleştiremiyorlar. Ben de anlayışla karşılıyorum ve sonuç olarak bu üçünü toplu olarak yapıyorum. Ben özgürce resim yapmak istiyorum. Özgürlük benim için çok önemli. Özgürce konuşmayı, resim yapmayı ancak demokratik ve laik bir hukuk devletinde yapabilirsiniz. Bu yönlerimi halkla özgürce paylaşabilmek için siyasetçi olarak savaşıyorum. Başka ressamların, yazarların, eserleri sansürlenen sanatçıların da derdine derman olmaya çalışıyorum. Bu özelliğim de bana babamdan geçti galiba” dedi.