Kılıçdaroğlu: Değil 6’lı, gerekirse 16’lı Masa kuracağım

» Gündem » Kılıçdaroğlu: Değil 6’lı, gerekirse 16’lı Masa kuracağım

Türkiye’nin tüm gündemleri hakkında açıklama yapan Kılıçdaroğlu seçim dönemi için “Benimle ilgili de montaj video hazırladılar. Ne oldu bu videolar?” diye sordu. Sözlerine devam eden Kılıçdaroğlu “Açık ve net söylüyorum değil 6’lı Masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım” dedi. Yandaş Yeni Şafak gazetesi hakkında çarpıcı bir iddiayı gündeme getiren CHP Lideri Yeni […]

Türkiye’nin tüm gündemleri hakkında açıklama yapan Kılıçdaroğlu seçim dönemi için “Benimle ilgili de montaj video hazırladılar. Ne oldu bu videolar?” diye sordu. Sözlerine devam eden Kılıçdaroğlu “Açık ve net söylüyorum değil 6’lı Masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım” dedi.

Yandaş Yeni Şafak gazetesi hakkında çarpıcı bir iddiayı gündeme getiren CHP Lideri Yeni Şafak gazetesinin Kılıçdaroğlu seçilmesin diye 3 milyon TL harcadığını söyledi. Kemal Kılıçdaroğlu, “Hazine ve Maliye Bakanı’na çağrı yapıyorum, ahlâklıysan o 3 milyon TL’yi nasıl buldu, inceleyeceksin” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni asgari ücrete ilişkin olarak, “Bu rakam makul bir rakam mı? Beni şaşırtan Türk İş Başkanı’nın buna hiç itiraz etmemesi. İşçinin hak ve hukukunu aramak ilk önce sendikanın görevidir. Sendika iradesini Saray’a ipotek etmişse, sendika olmaktan çıkar. Dolayısıyla işçinin hak ve hukukunu aramak yine bize düştü.” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şu şekilde:

Bir deprem felaketi yaşadık. Hala yaralın sarılmadığını biliyoruz. O insanların bu ülkede huzur içinde yaşaması için hepimize düşen görevler var. Hemen bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıktı. o bölgedeki evi yıkılan insanlarımızın doğalgaz ve elektrik borçlarının silinmesi yönünde. elbette olması gereken bir kararname. Aradan 5 aya aşkın bir süre geçti. Evi yıkılmayan ama kısmen oturulabilir durumda olan pek çok depremzedeye fatura gelmeye başladı.

DEPREMDE TAAHHÜT EDİLEN 41 MİLYAR LİRA HALA ORTADA YOK

O büyük tramvayı yaşayan insanlara en azından katkı moral vermek istedik. En azından yıl sonuna kadar faturaları bizler ödeyebiliriz. Depremden hemen sonra bir kampanya açıldı. Türkiye tek yürek kampanyası. herkes karınca kararınca katkı vermeye çalıştı. 115 milyar 146 milyon 528 bin lira. Biz bu parayı ödeyeceğiz dediler. Ben de bir aylığımı ödeyeceğim dedim. Ve ertesi hafta yatırdık. Değerli arkadaşlarım 74 milyar lirası yatırılıyor. 41 milyarı yatırılmıyor. Kim bu parayı ödemeyen. Ben ödemeseydim havuz medyası aylarca yayın yapardı. Açık çağrıda bulunuyorum Meclis gündemine de getirin. Nerede bu paralar. Kim takipçisi olacak. Biz olacağız biz.

Bu paralar yıl sonuna kadar depremzedelerin faturalarını karşılar. Taahhüt edilen paranın toplanması ödemeyenlerin kamuoyuna açıklanması ve gerekenin de yapılmasını istiyoruz.

SİNAN AYGÜL’E SALDIRIYA TEPKİ

Bir başka acı olay. Medya dediğimiz organ toplumun sesidir. Tatvan’da bir gazeteci Sinan Aygül. Bu gazeteci arkadaşımız bölgedeki bütün yolsuzluklarını haber yapan bir gazeteci. Vay sen nasıl böyle bir haber yaparsın diye belediye başkanının korumaları tarafından adeta linç ediliyor. Kendisini aradım geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Onun attığı bir Tweet şöyle ” Şahsıma yönelik gerçekleşen alçaklığın sebeplerinden biri de geçen hafta yaptığım haberidir. Hadsiz bir haraminin rant çetelerine peşkeş çekmeye çalıştığı ihale bugün iptal edildi. Bugüne kadar susturamadınız. Bugünden sonra susturabilmek ve çalışmak bile haddinize değil. Biz susmayacağız siz haramiler geri adım atacaksınız.”

CAN ATALAY

Türkiye Cumhuriyeti’nin herhangi bir vatandaşının milletvekili olmak isterse yasalar var. Seçime girer vatandaş oy verirse seçilir ve Meclis’e girer. 600 vekilden birisi Can Atalay seçimi kazandı mazbatasını aldı ama yemin edemiyor. Anayasaya aykırı. Meclis Başkanı’na çağrı yaptım. Eğer tutuklu bir milletvekili seçildiği halde meclise girip yemin edemiyorsa sorunlu sensin. Sayın Numan Kurtulmuş asıl sorumlu sensin.

YENİ ŞAFAK GAZETESİ KARA PROPAGANDAYI REKLAM YAPMIŞ

Bir de farklı bir gazete var. Bir gazete nasıl olurda 3 milyon liraya yakın reklamı verir Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçilmesin diye. Yeni Şafak gazetesinden bahsediyorum. Hangi ahlaki değerler. Sen gazetesin beni övmek zorunda değilsin. Ama objektif olmak zorundasın. Kalemini iradeni Saray’a ipotek etmemek zorundasın. Facebook hesaplarından 3 milyon liraya yakın bir para harcıyor benim seçilmemem için. Bu nasıl bir ahlak anlayışı. O parayı sana kim verdi. Buradan Maliye ve Hazine Bakanı’na çağrı yapıyorum. Ahlaklıysan o parayı nereden nasıl buldu ve harcadı inceleyeceksin. Bir gazete böyle bir şey yapabilir mi? Elimde bütün veriler var. Eleştirinin ötesinde hakarete varan bir sürü laflar var. Dava açacağım ama Yeni Şafak gazetesinin ne mal olduğunu da bütün Türkiye’nin bilmesini isterim. Bu kadar ahlaksızlık olur mu?

Geçen hafta ‘Kalemini satan’ demiştim bazıları çok sert bir ifade olduğunu söyledi. Belki öyle bir ifade kullanmasam da olurdu. Ama iradesini Saray’a ipotek eden varsa bunu eleştirmek de benim en doğal hakkım. Gazeteci gazeteciliğini yapacak.

“AKP’NİN OYUNU 2002’NİN ALTINA İNDİRDİK”

İstanbul bizim içinde Türkiye içinde Dünya içinde önemli bir merkez. Erdoğan boşuna demiyor. İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder. Evet oylarını 2002’deki rakamlara indirdik. Yüzde 35’lere… Ne olursa olsun hala ben İstanbul’u nasıl alabilirim o ranttan nasıl faydalanabilirim arayışı içinde. Belki unuttuk telefon edip İstanbul’un kupon arazililerini benim bilgim dışında satamazsın diyen oydu. İstanbul’un kupon arazilerinin Saray ile ne ilgilisi var diyeceksiniz. Haramzadelerin bir özelliği vardır doymaz çünkü onlar sürekli yolsuzluk yaparlar. İstanbul’da Ekrem başkan kazandıktan sonra bir miting yaptı. Sonra bir işçi bana bir mesaj attı. İlk kez bizi İBB Başkanı bizi toplayıp mitinge götürmedi. Belediye otobüsleri bedava insanları tehdit ediyorlardı. Zorla mitinge götürüyorlardı. Ve daha düne kadar “Biz İstanbul’a ihanet ettik” diyen kendiydi. İstanbul’a ihanet eden etmeye doyamamış ki daha da etmek istiyor.

Sultan Ahmet Camii’nin o görkemli yapısını bile ranta teslim ettiler. Gökdelenler milyarlık daireler, uyuşturucu baronları. Bütün bunların İstanbul’da yaşandığını biliyoruz. Şimdi İstanbul’a kabus gibi çöken 52li çetelerden İstanbul’u temizleye çalışıyoruz.

ASGARİ ÜCRET

Bugün asgari ücret açıklandı 11 bin 402 lira oldu. Beni şaşırtan TÜRK – İŞ Başkanının buna hiç itiraz etmemesi. Makul görülüyor bu rakam. Aynı TÜRK – İş’in yaptığı açıklama var bekar bir çalışanın yaşama maliyeti 13 bin 439 lira. Evli iki çocuklu 11 bin 402 lirayla geçinmeye çalışacak. Bir kişinin yaşam maliyeti 13 bin lira olacak ve siz buna itiraz etmeyeceksiniz. Bu doğru değil.

“TÜRKÇE DAHİ BİLMEYEN KİŞİLERE VATANDAŞLIK VERİLİYOR”

Bugün Dünya Mülteciler Günü. Beyler rahat etsin diye bütün sıkıntıyı çekiyoruz. Suriye’de kan gövdeyi götürürken kılınız kıpırdamadı hepiniz sarayda oturuyordunuz. Niye kan dökülürken sesiniz çıkmıyordu. Hani medeni ülkelerdiniz. Sırtıma yükü vuracaksın elime dolar vereceksin. Erdoğan bunu yaptı. Beka sorunu budur. Demografik yapımız değişiyor. Bunların milliyetçilikle falan alakası yok. Erdoğan bütün milliyetçiliği ayaklar altına diyordu. Türkçe dahi bilmeyen kişiye vatandaşlık veriyorsunuz para için bu kişi oy kullanıyor. Bütün dünya bizi gülüyor. Bu ülkenin ihanet edenler kurtulması lazım.

“YEREL SEÇİMLERE KADAR FAİZİ UFAK UFAK ARTTIRIN DEDİLER”

Seçimler bitti. Uyuşturucu baronları zaten rahat. Ama bir de tefeciler var, uluslararası tefeciler var. Onlar Türkiye ye para vermiyorlar faiz düşük diyorlar. Faizi yükselteceksin diyorlar. Erdoğan faizi nasıl yükseltecek? Tükürdüğünü nasıl yalayacak. Dediler ki kolay sen yapma Maliye Bakanı bulalım. Merkez Bankasına da birini getiririz Amerika’dan. Yerel seçimlere kadar ufak ufak artırın. Erdoğan’a oy veren vatandaşlarıma sesleniyorum. Dünyada hangi devlet dolar bazında yüzde 40 faiz verir. Verecekler göreceksiniz. Bu beka sorunudur.

Londra’daki tefeciler niye gelsin. Biz sermaye getirecektik. İçimi acıtan bu ülkenin milli kurtuluş savaşı vermiş olması. Bunlar vatandaştan oy ama talimatı dışarıdan alıyorlar. Vatandaşa her türlü yalanı söylerler.

DUYUNU UMUMİYE ÖRNEĞİ

Osmanlı borç batağına batıyor. Yabancılar gelip Duyunu Umumiye İdaresi’ni kuruyor. Paraları biz toplayacağız sen işine bak diyor. Yabancıların yönettiği Duyunu Umumiye ‘de çalışan 9 bin Osmanlı memuru var Maliye bakanlığında çalışan 5 bin memur var. Bunlar geldiler Duyunu Umumiye diyemiyorlar. Borçlar Genel Müdürlüğü kurdular. Osmanlı 1854’te ilk borcu aldı. Tam 100 yıl sonra borç kapatıldı 1954’te. Bir devletin bu şekilde borçlanmasının nasıl bir beka sorunu yarattığını tarih bilenler bilir. Bunlar Türkiye’yi bu batağın içine soktular. Hiçbirinde toplu iğne ucu kadar vatan sevgisi yoktur. Türkiye’yi bu hale getirenlerde vatan sevgisi yoktur. Yaptıkları şu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni uluslararası sermaye güçlerinin sömürüsüne açmaktır. Görevleri bu çünkü.

GEREKİRSE 16’LI MASA KURACAĞIM

Benimle ilgili de montaj video hazırladılar. Ne oldu bu videolar? Sahte video hazırlayana sahtekar denir. Sahtekardan cumhurbaşkanı olmaz bu kadar açık. Kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. En zor koşuklarda Türkiye’yi aydınlığa çıkarmak bizim görevimizdir. Açık ve net söylüyorum değil 6’lı Masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım. Yeter ki Türkiye’yi aydınlığa çıkaralım. Bu Duyunu Umumiye Kabinesi’ni mutlaka ama mutlaka göndereceğiz. Bunun da onuru 25 milyon kişiye ait olacak.