Haber: Onur Ulutaş
Siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun 14 Mayıs seçim sonuçlarını ve 28 Mayıs’ta düzenlenecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikin tur yarışı öncesi adayların izlediği seçim stratejilerini ve seçmen eğilimlerine ilişkin yorumlarını Ege Saati’nde aktardı.
Dünyadaki iki turlu seçimlere katılım oranı ve seçim sonuçlarına ilişkin tespitlerini de paylaşan Prof. Dr. Tanju Tosun, ikinci tura katılım oranının birinci tura kıyasla bir miktar düştüğünü, başkanlık sistemi ile yönetilen ülkelerdeki seçimlerde birinci turda ikinci olan adayın, ikinci turda kazanma oranının yüzde 31 olduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu ve Erdoğan’ın seçimi kazanmak için izlediği stratejileri değerlendiren Tosun şunları söyledi: “14 Mayıs seçimleri öncesi Millet ittifakı, Cumhur İttifakı’nın popülist dışlayıcı milliyetçiliğinin yerine barış ve umut söylemlerinde bulunmuştu. Tabi CHP gibi devlet kurucu bir partiyi terör örgütleri ile yan yana getirmeye dayalı bir kampanya stratejisi ve söylem tepkiye yol açtı ve Kılıçdaroğlu’nun, ikinci tur öncesinde bununla mücadele edebilmek içinde bir söylem değişikliği ile kapsayıcı bir şekilde vatanseverliğin öne çıkarıldığı bir söylem gerçekleştirdiği düşünüyorum. Sayın Ümit Özdağ’ın Millet İttifakı’na desteğinin kazandırılması da bu kapsamda değerlendirilebilir.”
TÜRKİYE GENELİ VE İZMİR’DE 100 SEÇMENDEN 11’İ PARTİ DEĞİŞTİRDİ
Prof. Dr. Tnaju Tosun, 14 Mayıs seçimleri sonuçlarına göre partilerin oy oranları ve izmirli seçmenin meclis aritmatiğine etkisini değerlendirirken, Türkiye genelinde olduğu gibi İzmirli seçmenlerin yüzde 11’inin 14 Mayıs’ta partisini değiştirdiğini söyledi:
“İzmir’de AK Parti’nin oyları bir miktar gerilese de AK Parti ve CHP tabanlarını korudu. Kamu araştırmalarında İyi Parti’nin oylarının düşeceği yönünde tespitler vardı. Ancak İYİ Parti İzmir’de yüksek bir performans gösterdi. Aslında İzmir’de CHP açısından 5-6 puanlık bir oy artışı olabilirdi. Burada belirleyici olan yine Türkiye İşçi Partisi’ne yönelen sosyal demokrat eğilimli seçmen oldu. Bu seçmen kitlesi, stratejik oy verme davranışıyla İzmir’de TİP’in milletvekili çıkarabilmesi için sandıktaydı. Genel olarak baktığımızda ise İzmir’de radikal bir değişim gerçekleşmedi. Diğer yandan MHP’de bir miktar oy gerilemesi dikkat çekiyor. Belki bu durumu MHP seçmeni açısından rakip partiye oy vermek yerine seçime katılmama yönünde eğilim olarak okuyabiliriz. Ama seçim sonuçlarına göre şunu da hesapladık. Türkiye genelinde olduğu gibi yüzde 11 olan seçmen oynaklığının yani farklı partiye oy verme davranışının İzmir’de de yüzde 11 oldu. Yani İzmir’de de 100 seçmenden 11’ i parti değiştirmiş görünüyor.”
TÜRKİYE, SEÇİM DÜRÜSTLÜĞÜNDE 123. SIRADA
Prof. Dr. Tanju Tosun, Türkiye’de seçim güvenliği ve seçim sonuçlara ilişkin güvenin yeterli düzeyde olup olmadığı yönündeki soruyu ise sözlerle yanıtladı:
“İzmirli bir seçmen olarak bakıldığında seçim güvenliği konusunda bizi seçim güvenliği konusunda endişeye sevk eden bir tablo görmüyorum fakat diğer illerine baktığımız zaman aynı şeyi söylemek mümkün eğil. Seçim güvenliği anlamında değil ama seçim dürüstlüğü üzerine Harvard Üniversitesi’nden siyaset bilimci araştırmacıların bir çalışmasına göre 2022 verileri itibariyle Türkiye 123. sırada. Türkiye maalesef seçimleri tartışmasız biçimde yapma konusunda sorunlu ülkeler kategorisinde.”