Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada rakamlarla ve olaylarla TRT’yle ilgili çarpıcı örnekler verdi.

TRT’ye hızla bir personel alımı yapıldığını ve personel sayısının 8 bin 500’ü geçtiğini ifade eden Sertel, bu personel alımlarında liyakata değil sadakata dikkat edildiğini söyledi.

TRT’ye en son 2015 yılında KPSS ve kurum içi yazılı sınavla personel alındığını hatırlatan Atila Sertel, “2015 yılında sınav yaptığında çok sayıda gencimiz KPSS ve yazılı sınavdan yüksek almasına rağmen mülakatta elendi. O tarihlerde mağduriyetlerini anlatmak için bize gelen çocukların, inanın, haykırışları ve isyanları bugün hâlâ kulaklarımda çınlıyor. 2015’ten sonra zaten alımların hepsini sınavsız yaptılar. O tarihte KPSS puanı 90 olan, TRT yazılı sınavında 100 puan alan çocuk elendi; KPSS puanı 57 olan, yazılı sınavda 70 alan genç, TRT’de işe başladı” dedi.

TORPİL RADYO TELEVİZYONU

Sertel’in sınavlarla ilgili sözleri nedeni ile “Yeteneği yoktur” diyen AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu’nun bu sözleri üzerine tartışma çıktı. Karşılıklı atışmaların ardından sözlerine devam eden Atila Sertel, şunları söyledi:

“Bazı sözlerim, doğru olan sözlerim birilerinin içini acıttığı için yerlerinden bağırıyorlar. Bakın, hak yediniz, hak; hak yediniz; insanların, çocukların haklarını yediniz, çocukları mağdur ettiniz. 100 puan alan çocuk yeteneksiz olabilir mi? 100’de 100 almış, yazılı sınavda yüzde 95 almış, haksız olur mu? Siz kekeme kızı spiker yaptınız TRT’de, kekeme, konuşamayan, bırak yeteneği, ben bunların hepsini biliyorum. TRT eleman alırken Torpil Radyo Televizyonu oldu.”

DIŞ YAPIMLARA 6.5 MİLYAR TL HARCANDI

Konuşmasında TRT’nin halktan aldığı katkı paylarından da örnekler veren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, şu bilgileri verdi:

“2017 yılında TRT 690 milyon, 2018’de 689 milyon, 2019 yılında 1 milyar 45 milyon, 2020 yılında 1 milyar 205 milyon, 2021 yılında 1 milyar 335 milyon elektrik payını vatandaşın cebinden aldı. Beş yıllık toplamda 4 milyar 966 milyon yani 5 milyara yakın, eski parayla söyleyeyim 5 katrilyon parayı aldı. TRT sadece bununla yetinmedi, TRT bandrolden de çok büyük paralar aldı. 2017 yılında 1 milyar 472 milyon, 2018 yılında 1 milyar 702 milyon, 2019 yılında 1 milyar 757 milyon, 2020 yılında 2 milyar 619 milyon, 2021 yılında 3 milyar 362 milyon olmak kaydıyla, beş yıllık toplamda yaklaşık 11 milyar lira para topladı. Vatandaştan toplanan bu paraların hesabını sormak ve denetlemek bizim asli görevimizdi. TRT beş yıl içerisinde yaklaşık 6 milyar 539 milyon TL parayı dış yapımlara harcamış. Yani bizim 2021 yılına kadar olan bölümde harcanan para yaklaşık 7 milyar lira. 2017 yılında 882 milyon, 2018 yılında 1 milyar 150 milyon, 2019 yılında 1 milyar 250 milyon, 2020 yılında 1 milyar 372 milyon, 2021 yılında 1 milyar 854 milyon lira parayı harcamışlar.”

KİT’LERİ AKLADILAR

Dış yapımlara harcanan milyarlarca liranın hesabını sormak için KİT Komisyonu’nda ayrıntılar istediklerini belirten Sertel, TRT yönetiminin “ticari sır” gerekçesiyle bu sorulara yanıt vermekten imtina ettiğini söyledi. Sertel, “Sormuşuz, ‘Arkadaş, sen dizi film çekiyorsun, sen dış yapımlara yönelmişsin, 7 milyara yakın parayı beş yılda harcamışsın; sen bunun hesabını bize vermek zorundasın.” demişiz TRT Genel Müdürüne. Tıpkı banka genel müdürlerinin söylediği gibi bize ‘Ticari sır.’ yanıtını vermişler, demişler ki: “Rekabet ediyoruz biz dizi filmlerde. Eğer biz bunu açıklarsak olmaz. Neden? Çünkü diğer özel televizyonlar bu dizileri satın alır.’ Mış gibi yaptık, denetlermiş gibi yaptık. Bütün eller kalktı, AK PARTİ ve MHP elleri kalktı ve bütün kurumları istisnasız akladılar; akladılar ama hesapları kontrol edemeden akladılar. İşte soruyorum, burada da soruyorum, halkımızın huzurunda da soruyorum: 7 milyar lirayı siz beş yıl içerisinde ne yaptınız ey TRT yönetimi? Hangi kuruluşlara dizi filmler çektirdiniz? Hangi kanallarla rekabet ederken hangi kanallardan dizi yapımcılarına yöneldiniz? O dizi yapımcıları kimler? O dizi yapımcılarına ne kadar para verdiniz? Bunu açıklamak zorundasınız. TRT, halkın TRT’si değil arkadaşlar; tamamen Recep Tayyip Erdoğan’ın televizyonu olmuş, Tayyip radyo televizyon hâline gelmiş. Bunu da söylüyorum: Halktan topladıkları vergileri, halkın tümünden aldıkları vergileri çok orantısız bir biçimde propaganda aracı hâline getirmişler TRT’de” diye konuştu.

İKTİDARIN ALEYHİNDE YAYIN YOK

Devletin televizyonu olması gereken TRT’nin AK Parti’nin propaganda aracı haline geldiğini vurgulayan Atila Sertel, şöyle devam etti:

“Mart 2019 yerel seçimlerinden sonra TRT’ye partilere ayrılan süreleri sorduk. Bize gelen yanıtlar TRT’nin yayın politikasını net olarak ortaya koyuyor. Şöyle ki; Mart 2019 yerel seçimleri öncesinde Adalet ve Kalkınma Partisinin aleyhinde hiç yayın yapmamış TRT. Ama AKP’nin lehinde haberlerle propagandasını kırk dokuz saat elli sekiz dakika yapmış. MHP’nin aleyhinde hiç yayın yapmamış ama ortağına haksızlık yapmış; üç saat otuz iki dakika ayırmış. Cumhuriyet Halk Partisinin lehinde beş saat kırk yedi dakika yayın yapmış ama aleyhinde beş saat elli altı dakika yayın yapmış. İYİ Partinin elli beş dakika otuz iki saniye lehinde konuşmuş, bir saat on iki dakika aleyhinde haberler yapmışlar. Cumhur İttifakı’nın toplamda elli üç saat otuz dakika haberlerini vermişler ancak hiç aleyhte yayın yok. Millet İttifakı’nın lehinde altı saat elli iki dakika haber verilmiş, aleyhinde yedi saat sekiz dakika haber verilmiş.”

ÖCALAN VE HİZBULLAH TRT EKRANLARINDA

AK Parti’nin siyaseten sıkıştığı an akla gelmeyecek insanlara sığındığını ve bunun için de devlet kurumlarını kullandığını dile getiren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, “Yerel seçimler sırasında bu teröristi, Osman Öcalan’ı TRT ekranlarına çıkardılar. Öcalan TRT ekranlarında, ‘Abdullah Öcalan İmralı’da bir mektup yazmış ve mektubunda HDP İstanbul seçimlerinde tarafsız olsun…’ diye mektup okudu. Sıkıştığınız zaman Osman Öcalan’a sarılacaksınız, sıkıştığınız zaman HDP’nin terörist olduğunu söyleyeceksiniz ama aranan bir insanı TRT’ye çıkarıp propaganda yaptıracaksınız. Yine Hizbullah’ın öğretmeni TRT programcısı oldu. Abdülkuddüs Yalçın, Hizbullah’ın tahliye edilen sanıkları arasındaydı, Gaffar Okkan’ın katillerine eğitim verdiği için dokuz yıl hapis cezası almıştı; TRT üç yıl önce ramazan sohbeti için onu keşfetti ve Molla Abdülkuddüs adıyla ekranlara çıkardı. Şimdi, ortaklar değiştikçe değişen TRT’nin yayıncılığı var” diye konuştu.