Sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan CHP İzmir eski İl Başkanı Deniz Yücel, mevcut iktidarın rant düzenine ve liyakatsız kadrolara göz yummasının acı sonuçlarını ülkece yaşadığımıza dikkat çekerek “Depremin ağır can kaybı ve maddi hasara neden olduğu Malatya, Adıyaman, Maraş, Gaziantep ve Hatay illerimizde yaptığımız ziyaretler ve incelemelerde bir taraftan acıyı, çaresizliği ve liyakatsiz kadrolarca yönetilen kurumların acziyetini, diğer taraftan dayanışmayı, mücadeleyi ve iyilikte yarışan insanlarımızı gördük. Bir kez daha acı bir şekilde deneyimledik ki, deprem öldürmüyor. Çürük, bakımsız, denetimsiz binalar, aklı ve bilimi reddeden rant odaklı yapılaşma ve şehirleşme öldürüyor. Deprem, beklenen bir depremdi. Bölgede yıkıcı bir deprem beklendiğine dair bilim adamlarının, Jeoloji Mühendislerinin raporları ve uyarıları mevcut. Milletvekillerimizin defaatle yaptıkları uyarılar ve önlem alınması çağrıları mevcut. Siyaseti rant ve hamaset üzerine yapan iktidar, liyakatsiz kadrolarca yönetilen kamu kurumları ve boşvermişlik, adam sendecilik bir araya geldiğinde sonuç 100 binin üzende yıkılan bina 41 binin üzerinde can kaybı…” dedi.
“AKLI VE BİLİMİ HAFİFE ALMAIN BEDELİNİ MASUM İNSANLAR ÖDEMEMELİYDİ”
İhmaller nedeniyle pek çok vatandaşın hayatını kaybettiğini ancak sorumlar hakkında hiçbir yasal işlem başlatılmadığını vurgulayan Yücel, “Aklı ve bilimi hafife alırsanız, doğa da, hayat da sizi hafife alır. Ama bu boşvermişliğin, aklı ve bilimi hafife almanın bedelini masum insanlar ödememeliydi. İnsanın kendini en güvende hissettiği yer olan evlerinin kendilerine mezar olması, hayatta kalanlar için bile tamiri ve telafisi mümkün olmayan travmalara neden olacaktır. Yaptıkları binaları yıkılan müteahhitlerin soruşturulması, tutuklanması doğru ama bu haberlerin “Cambaza bak” dercesine gündeme getirilmesi doğru değildir. Şu an için yaklaşık 50 binin üzerinde insanımızın hayatını kaybettiği bu ihmaller zinciri nedeniyle, bugüne kadar bürokrasiye açılan tek bir soruşturma dahi duymadık!” ifadelerini kullandı.
“BU DÖNEMDE YARALARI SARACAK EN ÖNEMLİ KAVRAM ADALETTİR”
İmar barışının önünü açan iktidarın bu felaketin baş sorumluları olduğunu belirten Yücel açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“8- 10 binlerce can kaybından bir ders çıkarıp, geleceğe dair temiz bir sayfa açılabilmesi için yıkımın meydana geldiği bölgeleri imara açan, imar planlarını yapan bakanlık bürokrasisinin, yıkılan yada zarar gören yapıların fen ve sanat kurallarına ve yönetmelik hükümlerine göre yapılıp yapılmadığını denetlemekle yükümlü bürokrat ve teknokratların, kolon kesmekten tutun da,kaçak kat çıkarak, binanın statiğiyle oynayanları koruyan, kollayan hatta teşvik eden imar barışı yasalarını çıkaran siyasilerin,daha da ötesi depremden sonraki ilk 48 saatte hiç bir şey yapmayan, arama kurtarma faaliyetlerini gerçekleştirmeyen, afet yönetiminde sınıfta kalan Afad üst yönetiminin ve işi gücü hakaret, iftira, hamaset ve magazin olan sorumsuz İçişleri bakanının 10 binlerce can kaybına neden olan ihmaller zinciri nedeniyle, somut olayın özelliklerine ve kusur durumlarına göre bilinçli taksirle veya olası kasıtla adam öldürme suçlarından soruşturulması ve yargı önüne çıkarılması gerekmektedir. Zira bu dönemde yaraları saracak, kamu vicdanındaki travmayı hafifletecek en önemli kavram adalettir. Bu millet bu enkazı kaldırır ama sorumluları asla affetmez!”