Uzmanlar kadına yönelik şiddetin nedenlerine dikkat çekti

» Ege Gündemi » Uzmanlar kadına yönelik şiddetin nedenlerine dikkat çekti

Ege Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencilerinin yürüttükleri kadın cinayetlerine karşı farkındalık projesinde, uzmanlar bir araya gelerek kadına yönelen şiddeti farklı yönleriyle değerlendirdiler. Proje Çerçevesinde uzmanlarla gerçekleştirilen röpartaj kayıtları felsefe bölümü öğrencileri ile paylaşıldı.

Ege Üniversitesi Felsefe bölümü öğrencileri, kadın cinayetlerine karşı farkındalık projesi gerçekleştirdiler. Proje kapsamında İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyoloji bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selda Tuncer, Psikolog İlknur Peder ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Üniversite Kadın Meclisleri Sorumlusu Güneş Fadime; kadına karşı şiddet konusunda değerlendirmelerde bulundular. Kadına karşı şiddetin sosyolojik yönlerinin değerlendirildiği projede medyanın şiddete olan etkisi sorgulanarak mağdur ve mağdur yakınlarının yaşadıkları psikolojik ve sosyal problemlere de dikkat çekildi.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selda Tuncer sunumunda “Kadınlar, hukuk karşısında güçlendirilip korunmalıdır. Bu nedenle politikacıların bir an önce kadınların uğradığı mağduriyetleri görüp eşit ve adil bir hayat için bütünlüklü politikalar üretmesi gerekmektedir” dedi.

ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN ULUSAL POLİTİKALAR GEREKİYOR

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi ise “Şiddete karşı farkındalık önlemleri, ulusal politikalar gerektirir” dedi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve Hollanda Krallığı Büyükelçiliği’nin İnsan Hakları Programı desteği ile başlayan NAR Projesi’nin hakkında bilgi verdiği sunumda şunları söyledi:

“Yaptığımız çalışmalarda meslektaşlarımızın arasında dahi şiddeti körükleyen medya dilini kullananlara rastlıyoruz. Kadına şiddet, dünya genelinde bir sorundur fakat Türkiye’de bu sorunun kemikleşmiş, kangren haline gelmiş, kanıksanmış yanları olduğunu görüyoruz. NAR Projesi çalışmalarımızda ‘Kısa etek giyiyordu’, ‘Ama eve geç geldi’ gibi mağduru suçlu gösteren yaklaşımların arttığını tespit ettik. Bu soruna karşı cemiyet olarak öncelikle medya farkındalığı oluşturmak istedik ve altmışa yakın meslektaşlarımıza 2.5 ay süren eğitimler verdik. Barış gazeteciliğinin ve doğru medya dilinin, nasıl olması ve nasıl olmaması gerektiğini eğitimler aracılığıyla gösterdik.  Örneğin biz artık ‘kadın şiddeti’ ifadesini kullanmıyoruz. Erkek şiddeti diyerek doğrudan bu şiddeti yaratan faili ortaya çıkarıyoruz. İkinci olarak akademisyenler ve uzmanlarla birlikte Türkiye’de ilk defa mahalle bazlı şiddet haritaları oluşturduk. Böylece hangi mahallelerde daha fazla şiddet görülüyor bunu tespit ettik. Projenin üçüncü ayağı ise mahalle çalışmalarıydı. Mahallelerde yaşayan kanaat önderleri aracılığıyla şiddete karşı alınabilecek önlemler, mağdurların karşılaşabileceği sorunlar ve çözüm önerileri üzerinde yoğunlaştık. Biz bu projeye özellikle nar adını verdik.  Şiddet gören birey, tek başına görünse dahi mutlaka etrafında, çevresinde ona destek veren yüzlerce unsur olmalı diye düşündük. Bu elbette İzmir Gazeteciler Cemiyeti perspektifinden bir bakış. Fakat kadına karşı şiddet dahil olmak üzere her türlü şiddete karşı alınabilecek farkındalık önlemleri ulusal politikalar gerektirir ve bu politikaların da geriye gitmesi bizim için maalesef üzücü.”

Psikolog İlknur Peder ise “Sosyal medyada yapılan olumsuz yorumlar, mağdur yakınlarının yaşadıkları travmayı tetikleyebiliyor” dedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Üniversite Kadın Meclisleri Sorumlusu Güneş Fadime de mağdur yakınları ile birlikte kadın cinayetlerini durdurmak için verdikleri mücadele hakkında bilgi verdi.