Ucuz emek cehennemi: Turizm sektörü

» Özel Haber » Ucuz emek cehennemi: Turizm sektörü

1986 yılında dönemin başbakanı Turgut Özal’ın tüm dünyaya yaptığı yatırım çağrısı sonrası Türkiye’nin ‘ucuz emek cehennemine’ döndüğünü söyleyen Dev Turizm İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, turizm işçilerinin asgari ücrete günde 10-12 saat çalıştığını söyledi.

Haber: Arif Enes DURAK

Dev Turizm-İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, Ege Saati’ne yaptığı açıklamada, turizm sektöründe çalışan işçilerin sorunlarını anlattı. Türk turizminin iki yıllık pandemi süreci ve ardından patlayan Rusya – Ukrayna savaşından olumsuz etkilendiğini söyleyen Yahyaoğlu, “2019’un eylülünden bugüne kadar hiç işbaşı yapamayan işçilerimiz var” dedi.

Turizm sektöründeki en büyük sorunun işçilerin sezonluk çalışması olduğunu belirten, Başkan Yahyaoğlu, “Turizm işçilerinin genel sıkıntısı turizmin sezonluk meslek dalı olarak uygulanması. Sezonluk uygulanınca da en ufak kriz, en ufak sorunda sezonun başlangıç tarihleri geriye doğru gidiyor. Mesela bu sene Nisan ayı geçti ama sezonluk işçiler beklemede kaldı. Ukrayna Rusya krizinden dolayı Mayıs ayının sonlarına kadar sezonluk turizm işçileri beklemeye bırakıldı. Zaten 2 senedir pandemi krizi yanşıyordu. Yaklaşık 2019’un Eylül’ünden bugüne kadar hiç işbaşı yapamayan işçilerimiz var. Bu çok ciddi bir sorun, bu kadar büyük bir işsizliğin yaşanması yanı sıra işçilerin çalıştıkları sezonda da asgari ücret gibi cüzi rakamlara çalışıyor olması da yaşam standartlarını oldukça düşürüyor“ ifadelerini kullandı.

“BİR İŞÇİ ÜÇ BUÇUK AYDA BİR İŞ DEĞİŞTİRİYOR”

Sektördeki işçi sirkülasyonun yüksek olmasının işçi verimliliğini düşürdüğünü ifade eden Yahyaoğlu, “Bizim en önemli sorunlarımdan biri de sezonluk süreçten dolayı çok fazla işçi sirkülasyonu yaşanıyor olması. Eskiden bir işçi bir işe girdiğinde 20 yıl, 30 yıl çalışır oradan emekli olurdu. Şimdi ise 5 yıllık işçi bile 10 farklı iş değiştirmiş oluyor. Çok hızlı bir sirkülasyon var turizm sektöründe. Bir işçinin bir kurumda kıdem ortalaması üç buçuk ay olarak gözüküyor yani bir işçi üç buçuk ayda bir iş değiştiriyor” dedi.

UCUBE SİSTEM

“Türkiye’yi ucuza satılan bir ülke haline getirdiler” diyen Başkan Yahyaoğlu, şöyle devam etti:

“Her şey içinde diye bir ucube sistem uygulanıyor. Her şey dahil sisteminden ekstra bir satışa izin verilmiyor. Garson tabak çatal bıçak toplamakla görevli, halbuki garson müşteriye yiyecek içecek satardı. Bu satışlar çalışma işletmenin lehineydi ama bütün bu sistemler kalktı. Böyle içi boş bir sistem ve kaliteli olmayan bir hizmet anlayışı getirildi.  Tatilciler Avrupa’ya gittiğinde 3 yıldızlı otelde kalamayacağı paraya burada 5 yıldızlı otellerde kalıyor. Böyle ucuza satılan bir ülke durumuna getirdik Türkiye’yi”

“ANAYASAL HAKKI ÇİĞNEMENİN CEZASI, PARA”

Turizm işçilerinin sendikalaşmasına işverenlerin izin vermediğinin altını çizen Dev Turizm İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, “Sektörde sendikalaşma durumu sıfıra yakın. Antalya’da mesela bin tane otel var ama bir tanesinde sendika yok. İşçiler sendikaya girmeye kalktığında ise, işçileri kapının önüne koyarak en temel hakkı olan sendikalaşmaya izin vermiyorlar. Sendikaya katılanları ise, ceza tazminatını ödeyerek işten çıkararak sendikalaşmayı Bir anayasal hakkı çiğnemenin cezası para olmamalı.  İşçilerin anayasal hakkını kullanmasını engelleyenler, trafikte bir suç işlemiş gibi para cezası ile kurtuluyorlar. Buna Turizm Bakanı’nın kendisi de dahil. Böylesine bir Türkiye…” dedi.

“SİYASAL KONJEKTÜR SENDİKALI İŞÇİ SAYISINDA DÜŞÜŞE NEDEN OLDU”

Türkiye’de sendikalı işçi sayısının AK Parti iktidarıyla birlikte ciddi düşüş yaşadığını söyleyen, “12 Eylül’e gelindiğinde çalışan 5 milyon işçinin 3.5 milyonu sendikalıydı, 45 -50 sene önceden bahsediyoruz. Bugün Türkiye’de 29 milyon işçi çalışıyor ve bunun sadece 2 milyonu sendikalı. Yüzce 1’lere 2’lere düşmüş durumda sendikalaşma. Böyle böyle sendikalaşmayı kırdılar. Bu gelen 12 Eylüller, 94-2001 krizleri, iktidarın sendika uygulamalıları,  siyasal konjektür ve işverenlerin tavırları sendikaları bitirme noktasına getirdi” ifadelerini kullandı.

“130 SENE ÖNCE KAZANILAN HAKKI KORUYAMADIK”

130 sene önce ilk kez kutlanan 1 Mayıs’ın bugünkü 1 Mayıs’la alakasının olamadığını dile getiren Başkan Yahyaoğlu, “1 Mayıs’ı kutluyoruz ama 1 Mayıs İşçi Bayramı filan değil. Bayram yapacak durumda değiliz. 1 Mayıs, 8 saatlik iş gününü kazanmak içindi. Bugün, bir işçi 10-12 saat ve fazla mesaisi ödenmeden çalıştırılıyor.  Bundan 130 sene önce, o işçiler 8 saatlik iş gününü kazanmışlardı biz ise bugün o hakkı koruyamadık. Türkiye’de şuan yasada 8 saat yazmasına rağmen, Anayasa’da sendikalaşma, örgütlenme hakkı olmasına rağmen, sendikalar yasası, toplu iş sözleşmeleri olmasına rağmen bugün Türkiye’de toplu sözleşmeyle çalışabilen işçi sayısı sadece 1 milyon…” diye konuştu.

“1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI FİLAN DEĞİL”

Turizm sektörünün ‘ucuz emek cehennemi’ diye tabi eden Yahyaoğlu, sözlerine şu şekilde son verdi:

Turgut Özal 1986’da burası işçi emek cenneti, gelin yatırım yapın diye tüm dünyayı davet etti ve böylelikle ucuz emek cehennemi yarattılar. Gerçekten ucuz emek cehennemi; açlık sınırının 4900 TL olduğu, yoksulluk sınırının 16 bin TL olduğu bir ülkede insanları 4250 TL’ye günde 1 saat çalıştırıyorlar. biz 1 Mayıs’a birlik, mücadele ve dayanışma günü diyoruz. 1 Mayıs İşçi Bayramı filan değil Türkiye’de. Birlik mücadele ve dayanışma günü ama ne kadar gerçekleştirebiliyoruz orası tartışma meselesi…