
Mayosu, havlusu ve paletleriyle eyleme katılan Zeynep Çiğdem Dedeoğlu, yaptığı açıklamada “Kıyılarda yer bulamadığımız için, her seferinde işletmelerden iteklendiğimiz için, buradan kalkın denildiği için, biz de bugün gelip havlumuzu buraya serdik. Sesimizi duyurmak istiyoruz" dedi.
Arif Sırrı Özçelik ve Selda Yeter tarafından okunan basın açıklamasında ise "Kıyıların doğal yapısını değiştirecek boyutta kazı yapılamaz, dolgu yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. Kıyılarda kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılamaz, kum, çakıl alınamaz, dökülemez. 7 haftadır devam eden eylemlerimizde anayasanın yapılamaz dediği her usulsüzlüğün yüzsüzce yapıldığına şahit olduk. Kıyıda tek sıra yürüyüşümüzün bile mümkün olmayacağı şekilde; şemsiyeler, şezlonglar, masa ve sandalyeler ile kıyının işgal edildiğini gördük. Kıyıda; beton duvarlar, ahşap ve demir çitler, beton saksılar ile halkın kıyıya serbestçe geçişinin engellendiği basın mensupları tarafından ve tarafımızca kayda alındı. Tüm bu usulsüzlüklere rağmen kıyıya ulaşmak istediğimizde işletme sahiplerince sözlü ve fiziki saldırılara maruz kaldık" ifadeleri yer aldı.