Üsküp Kuzey Makedonya’nın başkenti. 1448 yılında Makedonya Osmanlı sınırları içine girdi. Balkan savaşları ile (1912 – 1913) Osmanlı diğer balkan ülkeleri gibi Makedonya’yı da kaybetti.

Osmanlı eserlerinin bol olduğu bir yerdir Üsküp, Taş Köprü, Murat Paşa Camisi, Türk Çarşısı içinde yer alan; Kapan Han, Davut Paşa Hamamı, Kurşunlu Han, Sulu Han, Mustafa Paşa Camisi saymakla bitmez aslında.

Balkan savaşlarının sonunda Osmanlı Balkanları bir birer kaybetti. O coğrafyada yaşayan Türklere uygulanan zulümler katliamlar arttı. Benim ailem de o zulüm ve katliamdan kaçarak Türkiye’ye gelmiş.

Sizler Üsküp’ü tanıtacağımı zannettiniz değil mi?

Evet! Üsküp’ü tanıtacağım fakat K.Makedonya’nın başkenti Üsküp’ü değil,

Bostanlı’da ki ‘Üsküp Restoran’ı tanıtmaya çalışacağım.

İşte! Şimdi gelelim konumuza, Balkan savaşlarından sonra Osmanlının kaybettiği topraklara Makedonya da eklenir. Makedonya’da zulme dayanamayan Türkler ana vatan olarak gördükleri Türkiye’ye göç etmeye başlarlar.

Evet! 1923 yılında Üsküp’ten Karşıyaka’ya göç eden bir ailenin ferdi olarak Karşıyaka’da Dünya’ya gelen 48 yaşında ki Hıfzı Salnur Bostanlı çarşıda adına ‘Üsküp’ dediği bir restoran açar. Atalarının geldiği yeri unutmaz, unutamaz galiba onun için bu ismi kullanır.

Bu restoran 2016 yılında kapılarını Karşıyakalılara açtığında belki bir hayalinin peşinde koşuyordu Salnur. Ancak bu gün gelinen noktada ‘Üsküp Restoran’ rezervasyonla müşterilerini kabul ediyor.

Üsküp Restoran’ın küçük bir o kadar da sıcak atmosferi var.

Restorana girdiğinizde karşıda sizi Türküye Cumhuriyeti kurucusu ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk fotoğrafı karşılıyor. Fotoğraf bir saat üzerinde ve saat 09.05 ‘te durmuş.

Duvarlarına bakıyorsunuz Türk sinemasının ve müzik dünyasının ünlü isimlerinin fotoğrafları 33’lük plakları ve şarkı isimleri yazılı duvarlarda. Film sahnelerinden fotoğrafla duvarları süslüyor. Kemal Sunal, Sadri Alışık, Filiz Akın, Erol Taş, Adile Naşit, Münir Özkul, Şener Şen hepsini ben yazmayım mekana giderseniz daha çok fazlasını göreceksiniz.

İçeceğinizi kendiniz götürüyorsunuz yemekler Üsküp Restoran’dan seçenekler bol, balık veya et çeşitleri, mezeler, ara sıcaklar, meyve, tatlı çay, kahve.

Yemekler evde yapılmış lezzetinde gerçekten çok güzel.

Ben ilk defa gittim gözlemledim, bizim çocuklar gidiyormuş buraya anlata anlata bitiremediler ve bizleri de götürdüler. Yaklaşık on beş kişiydik ailece bir akşam yemeği yedik.

Biz de içeceğimizi kendimiz götürdük.

Bir masada bakıyorsunuz kadınlar bir başka masada erkekler. Aile olarak gelenler de vardı bizim gibi kimse kimseyi rahatsız etmiyor.

Garsonlar derseniz başınızı kaldırdığınız anda yanınızda bitiyor hemen.

Ben dil balığı şişe bayıldım mezelere gerçekten çok lezzetli fiyatı çok uygun.

Zaten oraya gidenler genelde oranın müdavimleriymiş.

Şunu da söylemek isterim, işletmenin sahibi Hıfzı Salnur’u tanımam ve o akşam da orada yoktu.

Mesul müdürden adını öğrendim.

Aile 1923 yılında Türkiye’ye geliyor çocukları harika bir işletmeci oluyor. Makedonya’da zulüm görmeseler belki Türkiye’ye gelmeyecekler ve bu güzel işletmeyi bizler göremeyecektik.

Bu arada ben de o coğrafyadan göç eden bir ailenin ferdi olarak işletme sahibi hemşerimize bir öneride bulunacaktım.

Bizim oraların Kuru Eti (Meso) sokası meşhur, cevapi köfte ve kaymaçina tatlısı belki onları da bu güzel işletmede gelen müşterilerine sunabilir.

Belki bir gün yine giderim ve sahibi ile de karşılaşabiliriz ‘Üsküp Restoran’da.

Son olarak o güzel mezeleri ve ızgaraları hazırlayan mutfak bölümüne, garsonlara ve işletmenin müdürünün emeklerine sağlık.

Sağlıcakla Kalın