Son cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve yandaş medyanın başlattığı ‘Kemal Bey, Özgür Bey’den daha iyiydi…’, ‘gelen gideni aratır’, algısı, maalesef muhalif seçmeni de esir almış durumda.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde alınan mağlubiyetin ardından yaşanan mental çöküş ve moralsizliğin üzerine gerçekleşen kurultayda yaşanan değişim, partiye olumlu bir hava getirmişti aslında…
Ancak yukarıda da belirttiğim gibi, yerel seçimlere gözünü diken taraflı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde başlatılan bu propagandaya, CHP’nin içerisinde bulunan güçlü Kemal Kılıçdaroğlu destekçilerinin de katılması süreci tersine çevirdi.
Özgür Bey’in kurmaylarıyla beraber belirlediği adaylar, aslında bize bu partide gerçekten değişim olabileceğini gösterdi.
Başarılı olur veya olmaz, bunu sandık sonuçlarında göreceğiz ancak verdiği sözü tutmuş olması nedeniyle tebrik edilmeyi fazlasıyla hak ediyor Özgür Bey.
******
Gel gelelim beni artık bu yazıları yazmaya iten sürece…
Nedir bu vasatlığı kabullenme durumu parti içersinde?
İktidarın yanlış politikalarından, ayrıştırıcı dilinden, hayat pahalılığından yaka silken halk, cumhurbaşkanlığı seçimlerine fazlasıyla önem verdi. Muhalif taban ve saydığım nedenlerden artık Erdoğan’a oy vermek istemeyen kesimin tek bir temennisi vardı seçim öncesi:
‘Kemal Kılıçdaroğlu aday olmasın…’
Kemal Bey tüm tepkilere rağmen özgüveniyle aday oldu ve beklenen neticeyi alarak sandıktan hüsranla ayrıldı.
Sorun sadece hüsranla ayrılanın Kemal Bey olmamasıydı…
Kemal Kılıçdaroğlu partinin başına geldiği 2010 yılından beri 2 halk oylaması, 3 genel seçim, 2 yerel seçim, 1 cumhurbaşkanlığı seçimi ve 1 tane kurultay seçimi kaybetti
Özgür Özel’in seçimi kazanmasıyla yukarıda bahsettiğimi o saçma algı operasyonu başlatıldı. İktidar bu süreci doğru kullandı ve seçim üzerine seçim kaybeden Kemal Bey bir anda değerli oldu.
‘Keşke Kemal Bey kalsaydı’, ‘Özgür Özel’den daha iyiydi”, ”O koltuğa daha çok yakışıyordu…’
Ben yazarken sinirleniyorum, sizlerin de okurken benimle aynı durumda olduğunuza eminim
Evet, Kemal Bey çok iyi bir insan olabilir ama CHP’nin genel başkan koltuğunda daha fazla oturmayı hak etmiyordu.
Özgür Özel hak ediyor mu?
Bunu seçimlerden sonra konuşuruz.
Mevcut Büyükşehirleri korursa bence hak ediyor demektir ama bu başka bir yazının konusu olsun.
Ancak bir değişim yaşandı. Kemal Kılıçdaroğlu devri tamamen sona erdi.
Efsane bir başkan değildi, başarıdan başarıya koşmadı, hepimizi bugün tek adam rejimine mahkûm etti.
Hayallerimizle, hayatlarımızla kumar oynadı…
Kemal Bey başarısız oldu arkadaşlar!
******
CHP’nin vasatizm gömleğini çıkarması gerekiyor!
Özlem Çerçioğlu, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş nasıl halkın takdirini kazandıysa
İzmir’den Ardahan’a aynı politika sürdürülmelidir…
Başarı ödüllendirilmeli, başarısızlık cezalandırılmalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin vasata, başarısızlığa, yerinde saymaya tahammül edecek 1 dakikası bile olmamalıdır.
******
Bu sürecin aynısın son haftalarda İzmir’de de görmeye başlamamız ise canımı fazlasıyla sıkıyor…
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mevcut Başkanı Tunç Soyer’in başarısız bir dönemin ardından aday gösterilmemesi olağan bir durumken, Tunç Soyer’İn kendini dev aynasında görmesi rahatsız edici bir hal almadı mı?
İzmir’de üçüncü yılımı doldurmaya yaklaştığım süreçte bildiğim tek bir şey var Tunç Soyer İzmir’de başarılı bir başkanlık dönemi geçirmediğidir.
Bunu nereden mi biliyorum?
Tunç Bey kendi ağzıyla itiraf etti oradan biliyorum.
Ne mi söylemişti?
“Anketleri izliyorum. Aradaki farkın azaldığını görüyorum. Birçok ilçede sıkıntı olduğuna dair duyumlar alıyorum. Dolayısıyla da biraz kaygılıyım…”
Evet bu cümleleri çekinmeden, rahatsız olmadan söyledi hem de İş insanlarının karşısında…
Genel Başkanının önünde…
Tunç Bey kaygılıymış…
İzmir’de fark azalıyormuş…
Neden fark azaldı Tunç Bey?
*******
Yerel seçimleri, genel siyasetten ayrı tutmak gerektiğini ben gazetecilik yaparken öğrendim.
Tunç Soyer 5 yıllık görev sürecinde başarılı olsaydı, CHP’nin kalesi İzmir’de kaygılı olmasını gerektirecek bir durum olmazdı herhalde değil mi?
Aday gösterilmediği ilk günden beri hakkı yenmiş ve yeniden aday gösterilmeyi fazlasıyla hak eden bir başkan ardından gurur duyacağı bir tablo bırakırdı.
Kaygılı ve farkın azaldığı bir tablo değil..!
O yüzden yaptığı açıklamalar veya destekçilerinin kentin belli noktalarına astığı pankartlar samimiyetsiz bir anı olarak hafızalarımızda birkaç gün daha yer edinecek sadece
1 Nisan itibariyle Tunç Soyer İzmir’de tek dönem başkanlık yapan isim olarak tarihteki yerini alacak
******
Cemil Tugay doğru aday mı peki? Diyenler oluyordur.
Göreceğiz, arkadaşlar doğru mu değil mi?
Göreceğiz…
5 yıl sonra Cemil Bey başarılı oldu mu olmadı mı anlayacağız.
Daha iyi biri aday gösterilebilir miydi?
Elbette her zaman daha iyisi vardır ancak Özgür Bey bir kumar oynadı ve Cemil Bey’de karar kıldı.
Eğer başarılı olursa kurultayda genel başkanlık görevine devam edecektir ama başarı gelmezse onunla da vedalaşacağız.
Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi üzerine giydiği vasatizm gömleğini çıkarma zorundadır. Kişiler, partinin önüne geçtikçe bu parti halktan uzaklaşmaya devam edecektir.
