Prof. Dr. Özhan Göldeli yazdı…

» Genel » Prof. Dr. Özhan Göldeli yazdı…

Prof. Dr. Özhan Göldeli yazdı…

 

İNATÇI  HİPERTANSİYON

Bazı hipertansiyon hastaları birçok tansiyon ilacı kullanmalarına rağmen tansiyon değerlerini normale indiremezler. Eğer bir tansiyon hastası üç farklı ilaç kullanmasına ve bunlardan birisinin idrar sökücü özellikte  olmasına rağmen tansiyonunu normal değerlere indiremiyorsa bu hastaların tansiyonu inatçı (dirençli) hipertansiyon olarak  tanımlanmaktadır. Bu durumda yalancı veya gerçek inatçı hipertansiyon  söz konusu olabilir.

 

Şöyleki ;öncelikle tansiyon ölçümünün doğru ve uygun teknikle  ölçülüp ölçülmediğinin bilinmesidir. Tansiyon ölçümü  hasta en az beş dakika istirahat ettikten sonra sakin gürültüsüz bir ortamda yapılmalı ve ölçümden önce hasta kafein, sigara ve tütün ihtiva eden maddeler kullanmamalı, ayakları yere basar pozisyonda bacaklarını üst üste koymaksızın sırtını bir sandalyeye yaslamalı, manşon boyu ve genişliği hastanın kol çevresine uygun olmalıdır. Çok bol bir manşonlu  ölçüm normalden düşük ;aşırı sıkı ve küçük manşon ise olduğundan yüksek kan basıncına yol açar. Hastanın tedaviye uyumsuzluğu, çok ilaç kullanmak istememesi ve ilacın yan etkileri nedeniyle kullanmaması ,hekim-hasta iletişiminin yeterli olmaması gibi faktörler tedavi başarısızlığının önemli sebeplerindendir.

Sağlık kuruluşlarında ölçülen ve beyaz gömlek hipertansiyonu denilen durumda yalancı hipertansiyonun sebeplerindendir. Bu durumu ekarte etmek amacıyla 24  saat tansiyon ölçümüne olanak veren tansiyon holteri incelemeleri beyaz gömlek hipertansiyonunu ortadan kaldıran tekniklerdendir.

Tuzun aşırı tüketilmesi, artmış tuz duyarlılığına ve sempatik sinir sistemi aktivasyonuna  yol açarak dirençli hipertansiyona sebep olan obezite, nonsteroid antiinflamatuar adı verilen romatizma ilaçları, oral kontraseptifler (doğum kontrol hapları) ve  grip tedavisinde sıklıkla kullanılan efedrin ve benzeri maddeler  içeren ilaçlar damarlarda büzülme yaparak tansiyon yükselmesine neden olmaktadır.

Ayrıca immun sistemi baskılayan immünosüpresif ilaçlar, antidepresanlardan MAO inhibitörleri, kortizonlu ilaçlar, ginseng, tatlandırıcı olarak yiyecek ve içeceklerde kullanılan meyan kökü gibi maddeler de kan basıncının yükselmesinde önemli rol oynamaktadırlar .

Yukarıda sayılan faktörler dışında aldosteron ve bazı hormonların  aşırı salınımına bağlı oluşan bozukluklar (hiperaldosteronizm, cushing sendromu, hipertiroidi  kronik böbrek hastalıkları ve uykudan boğularak uyanma ile ve gündüz periyodunda sıklıkla uyumaya meyilli olmakla akla gelebilen uyku apne sendromu da kan basıncının artmasına neden olan hastalıklardandır.

Her tansiyon hastası mutlaka yaşam tarzı değişikliklerine uymalıdır.

Öncelikle obez ise ideal kiloya ulaşmalı (bel çevresi erkeklerde 94 santim, kadınlarda 80 santimi geçmemeli.

Bel kalça oranı erkeklerde 1, kadınlarda ise 0,8 in üzerine çıkmamalıdır.

Düzenli egzersiz yapılmalı en azından haftada 5 gün yarım saat 45 dakika tempolu yürüyüş yapılmalıdır.

Tuzdan uzak ve sebze-meyve ağırlıklı Akdeniz tipi beslenme uygulanmalıdır.

Stresten uzak durmak gerektiğinde meditasyon yapmak tansiyon kontrolünde yardımcı faktörlerdendir.