İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianame için 15 gün inceleme süresi bulunuyor.

İddianamede savcılık suçlamaya gerekçe olarak, PKK yöneticilerinden Duran Kalkan’ın iki farklı açıklamasını gerekçe gösterdi. Savcılık, Kalkan ile Yanardağ’ın ‘tecride’ ilişkin açıklamaları arasında paralellik kurmaya çalıştı.

Trollerin yaptığı paylaşımların toplumda ‘infial’ yarattığını ileri süren savcılık, montaj ve kırpılmış videoları da delil olarak iddianamede sundu.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteci Merdan Yanardağ’ın televizyon programında PKK lideri Abdullah Öcalan ile ilgili yaptığı açıklamaları gerekçe göstererek “Suçu ve suçluyu övme” ve “Terör örgütü propagandası yapmak” gerekçeleriyle 25 Haziran’da resen soruşturma başlatmıştı.

Yanardağ, 27 Haziran’da, yayın esnasında kanalın ofisine gelen polis memurları tarafından yayın sonrasında gözaltına alınıp ifadesi alınmak üzere Vatan Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmüştü.

Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturması Bürosu savcılarından Ebru Baran Celep tarafından sorgulanan Yanardağ, 28 Haziran’da tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edilmişti.

İstanbul 7’nci Sulh Ceza Hâkimliği’nde Ramazan Çiçek’e ifade veren Yanardağ, ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Yanardağ’ın tutukluğuna avukatı Bilgütay Hakkı Durna aracığıyla İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’nde itiraz edilmişti. İtiraz, İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından reddedilmişti. Mahkeme, itirazı reddetmenin gerekçesi olarak ‘kaçma şüphesi’ni göstermişti.

Öte yandan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), gazeteci Merdan Yanardağ’ın katıldığı programda, “bölücü terör örgüt elebaşını övdüğü, yargı organlarını aşağıladığı, toplumu kin ve düşmanlığa tahrik ettiği” gerekçesiyle TELE1’e, 7 gün yayın durdurma ve üst sınırdan idari para cezası vermişti.