Türkiye’nin ekonomik gündeminde borçlanma sorunu giderek derinleşiyor. Bankalar tarafından icra takibine alınan bireysel kredi ve kredi kartı borçları, 2023 yılının sonundan bu yana yüzde 216 arttı. Yüksek faiz oranları ve enflasyon, yurttaşların ödeme güçlüklerini artırırken, asgari ücret zammı beklentileri, borçlardaki artışın çok gerisinde kalıyor.
Merkez Bankası’nın 2024 yılsonu enflasyon tahminine göre, ekonomideki baskılar sürerken, bankalara olan bireysel borçlar hızla artmaya devam ediyor. BirGün’ün aktardığına göre, 2023 yılı sonu itibarıyla, toplam borç miktarı 959 milyar TL’ye ulaşmışken, 2024 başından itibaren bu rakam yaklaşık yüzde 35 oranında arttı. Özellikle batık kredi kartı borçlarında yaşanan yüzde 216’lık artış, ekonomik krizin derinleştiğini gösteriyor.
Faizler ve enflasyon: Borçlular için çıkış yok
Faiz oranlarındaki yüksek artış, yurttaşların borçlarını ödeme konusunda ciddi zorluklar yaşamasına neden oluyor. Hem tüketici kredileri hem de kredi kartı borçları hızla artarken, geliri asgari ücret seviyelerinde olan bireyler, borçlarını çevirmekte zorlanıyor. Yüksek enflasyon ise maaş artışlarının önünde engel oluşturuyor.
Merkez Bankası’nın 2024 yılı için yüzde 44, 2025 yılı içinse yüzde 21 enflasyon tahminlerine göre, tüketicilerin gelir artışı borçların artışıyla orantılı olamayacak. Özellikle asgari ücretin, batık borçların gerisinde kalması, toplumda daha fazla ekonomik gerilime yol açıyor.
Asgari ücrette beklenen zam: Borçlar ile uçurum
2025 yılı için yapılacak asgari ücret zammı, ekonomi yönetiminin Merkez Bankası’nın enflasyon tahminleri doğrultusunda belirlenmesi beklenen bir oranla gündemde. Ancak, mevcut borç artışı göz önünde bulundurulduğunda, asgari ücretteki artışın borçlu yurttaşlar için bir rahatlama sağlaması pek mümkün görünmüyor.
Örneğin, yüzde 30’luk bir zam yapılması durumunda asgari ücret 22 bin 102 TL’ye çıkacak, ancak bu artış, batık borçlar ve faiz yüküyle boğuşan yurttaşların sorunlarına çözüm sunmakta yetersiz kalacak.
Yeni bir borç krizi mi geliyor?
Türkiye’nin borç yükü giderek artarken, düşük gelirli çalışanlar ile özellikle asgari ücretli kesim borçlarını çevirmekte zorlanıyor. Ekonomik yönetim tarafından yapılması beklenen zammın, mevcut ekonomik koşullarda borç yükünü hafifletmeye yetmeyeceği öngörülüyor. Faiz oranlarının yüksekliği ve enflasyonun etkileriyle, milyonlarca yurttaşın borç krizi içine sürüklenmesi kaçınılmaz görünüyor.