Özgür Özel’in Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) genel başkanlığına seçilerek 13 yıllık Kemal Kılıçdaroğlu dönemine son vermesi, ‘CHP’nin kalesi’ olarak bilinen İzmir’deki halktan olumlu yankı buldu.
İzmirliler, CHP’nin yeni lideri Özel’den, halkla iç içe olarak parti tabanıyla daha yakın ilişki kurmasını ve partideki yönetici kadrolarını gençleştirmesini beklediklerini söyledi.
“Özel’in gençleri getirmesi lazım”
VOA Türkçe’ye konuşan emekli öğretmen Mahmut Ersoy, “Çok güzel oldu, en azından genç ve çalışkan. Biz her şey bekliyoruz ondan. İnşallah etrafındaki bazı ‘dalkavuklara’ uymaz. Özel, halkın içine inerse çok başarılı olur. Vatandaşın, çiftçinin, köylünün, memurun içine inerse başarılı olur” dedi.
“İstifa etmediği için Kılıçdaroğlu’nu iyi hatırlamayacağım”
Emekli Havva Öztaş da CHP’de lider değişiminde geç bile kalındığını söyleyerek, “Daha erken bir değişim olması gerektiğine inananlardanım. İnşallah sonucu iyi olur. Çok uzun yıllardır aynı kişilerin partide olması iyi değil. Gençlere de imkan tanınması gerektiğini düşünüyorum. Şimdiye kadar başta oturan liderlerin de son ana kadar ayak diremesini çok anlamsız buluyorum” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun 28 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından istifa etmesini beklediğini kaydeden Su Akbulut Özgül ise, “Bay bay Kemal. Bıktık çünkü. Özellikle seçim döneminde çok sıkıntı çektirdi hepimize. Gitmesi gerekiyordu. Ben istifa etmesini tercih ederdim. Etmediği için çok da iyi hatırlamayacağım kendi adıma. Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin yancısı gibi geziniyordu. Özel’i insan olarak seviyorum ama net bir şey de söyleyemiyorum. Kılıçdaroğlu’nu da seviyorduk, seçim döneminde ne olduğunu gördük hep beraber” ifadelerini kullandı.
“CHP’nin Özgür Özel’den önceki durumunun yönetim açısından AK Parti’den farkı yoktu”
Halkın sorunlarına CHP’nin daha fazla kulak vermesini isteyen Hakkı Güzeloğulları ise “Eğer parti yönetimi tamamen Özgür Özel ve kendi kafa yapısındaki arkadaşlarının iradelerindeyse, çok güzel şeyler olabilir. Bir kere tabanı duymalı ve görmeli. Çünkü halk başka konuşuyor, CHP başka. CHP’nin Özgür Özel’den önceki durumunun yönetim açısından AK Parti’den farkı yoktu. Yine bir tane lider sultası altındaydı” dedi.
“Gidecek başka parti olmadığı için ya da iktidar partisinin kazanmaması için CHP’ye stratejik oy veren kesimde CHP’den başlayan kopuş durabilir”
VOA Türkçe’ye değerlendirmede bulunan siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun da CHP’deki lider değişiminin, cumhurbaşkanlığı seçiminin kaybedilmesinin ardından seçmenler arasında başlayan partiden kopuşu durdurabileceği görüşünde.
Tosun, CHP tarihinde 51 yılın ardından ilk defa bir kurultayda rakip adayların yarışmasıyla genel başkan değişimi gerçekleştiğine dikkat çekti.
Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası “seçmenlere hesap vermek yerine sessiz kalmasının” parti tabanında kopuşa yol açtığını kaydeden Tosun, “Lider değişimi toplumda CHP’nin birtakım şeyleri kendi içinde değiştirme gücüne sahip olduğunu ve bu değişimin aynı zamanda Türkiye’deki değişim için CHP’nin potansiyel bir gücü olduğu izlenimini yaratacak. Bunun özellikle yerel seçim sürecinde seçmende algılanmasının ben pozitif olacağını düşünüyorum. Gidecek başka parti olmadığı için ya da iktidar partisinin kazanmaması için CHP’ye stratejik oy veren kesimde CHP’den başlayan kopuş durabilir” dedi.
“Kurultay delegasyonu tabandaki değişim arzusunu sahiplenmiş”
Özgür Özel’in 812 oy, Kemal Kılıçdaroğlu ise 536 oy aldığı ikinci turda sonuçlanan genel başkanlık yarışının sonucunu ‘sürpriz’ olarak nitelendiren Tosun, “Türkiye bir yerel seçime giderken CHP’nin bazı belediye başkanlıklarına sahip olması ve belediyelerle parti yönetimleri arasında kurulan ilişki, delegasyona da yerel yönetimler ve il teşkilatları aracılığıyla kaynaklardan istifade etmelerine imkan tanıyor. Bu durum kurultay delegasyonunda statükoyu yıkıp yerine belirsizliğin ortaya çıkmasına müsaade etmeme, değişime mesafeli olma eğilimi de yaratabilirdi. Genel başkanla devam edebilirler diye düşünmüştüm. Ama gördük ki kurultay delegasyonu tabandaki değişim arzusunu sahiplenmiş. Kendi ilişki ağlarından yararlanacakları birtakım mekanizmalara kıyasla CHP’yi tercih ettiler, yani ‘önce parti’ dediler” ifadelerini kullandı.
“CHP’deki değişim lider değişikliğinden ibaret değil”
Parti politikalarını belirlemede en üst organ olan Parti Meclisi’nin de “değişimcilerden” yana şekillenmesiyle Özel’in değişim hamlelerinin önünde parti içi muhalefet engelinin de ortadan kalkmış olduğu değerlendirmesi yapılıyor.
CHP’deki değişimin yalnızca lider değişikliğinden ibaret görülemeyeceğini vurgulayan Tosun, “Her ne kadar dört beş kişiyle Özgür Bey’in listesi delinmiş olsa da çok ağırlıklı bir biçimde Özgür Bey’in önermiş olduğu anahtar liste Parti Meclisi’ni oluşturacak. İçlerinde yeni isimler var. Parti Meclisi’nde Özgür Bey’in listesi yüzde 90 ağırlıkta olduğuna göre, net olarak partiyi rahat yönetme gücüne sahip. Diğer boyutuyla bakıldığında, CHP’yi Kemal Bey’e yüklenen sağcılaştırma tartışmalarından çıkararak, sol, sosyal demokrat bir parti olarak toplumsallaştırma ve geniş kesimlere açma çabaları da olacak. Bütün bu faktörlerin parti meclisine yansıdığını düşünüyorum” dedi.
Özel-İmamoğlu imajı
Tosun, Özel’in genel başkanlık yarışını kazanmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katkılarının da gözardı edilemeyeceğini kaydetti.
Özel’in bundan sonra vereceği liderlik sınavının, İmamoğlu’yla kamuoyundaki “ikili imajını” da doğrudan etkileyeceğini belirten Tosun, “Önümüzdeki süreçte Özel’in genel başkanlığının nasıl bir liderliğe evrileceği, partide nasıl etkin bir liderlik sergileyeceği, ne tür politikalarla bunu göstereceği çok önemli. İmamoğlu faktörü toplumsal karşılık bulması anlamında sadece İstanbul’da değil, Türkiye genelinde çok önemli. Fakat kurultayın sadece İstanbul delegeleriyle kazanıldığı bir tablo da yok. Mutlaka ve mutlaka Özgür Bey’i partinin genel başkanlığına layık gördükleri için destek veren azımsanmayacak bir kurultay delegasyonu var” dedi.
Tosun, “Şu aşamada Özgür Bey’in genel başkan olarak bir sürece girdiğini ama süreç içinde Özgür Bey’in performansına bağlı olarak liderliğe evrilme potansiyelinin de yüksek olduğunu düşünüyorum” diye ekledi.
Özel’in ilk sınavı yerel seçimler
Özel’in liderliğinde CHP’nin gireceği ilk sınav, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimler olacak. Prof. Dr. Tosun, CHP ve İYİ Parti arasında Kılıçdaroğlu-Akşener gerilimi nedeniyle kapıların kapatıldığı seçim ittifakının Özel liderliğinde yeniden gündeme gelebileceğini söyledi.
Tosun, “Bence yerel seçimlere eğer adaylar çok iyi belirlenirse ve aday belirlemede parti için katılım süreçleri demokratik bir şekilde işletilebilirse, ‘bizden, onlardan’ ayrımı yapılmadan gerçekten toplumda karşılığı olan isimlerin aday gösterilmesi durumunda başarılı olabilir. Ama bu başarının 31 Mart 2019’u da aşabilmesi için işbirliği yolunun da tamamen kapatılmaması gerekiyor. Çünkü işbirliğine sadece CHP değil İYİ Parti’nin de ihtiyacı var. Özgür Bey bu süreçte işbirliğine kapalı olduğuna ilişkin bir değerlendirme yapmadı, hep açık kapı bıraktı. İYİ Parti içinde de CHP kurultayı sonucuna göre işbirliğinin yeniden gündeme gelmesini düşünenler var” dedi.