Kanser immünoterapisi olarak adlandırılan, insan bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalığın tedavisini sağlayacak proje ile tümörlerin bağışıklık sisteminden kaçma mekanizmaları ve ölüm reseptörlerinin bu süreçteki rolü araştırılacak. DEÜ Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Duygu Sağ, 2018 yılında kanser immünoterapisi alanındaki çalışmaların Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülmesinin son yıllarda kanser immünoterapisine olan ilgiyi artırdığını belirterek, “Kanser immünoterapisi kısaca bağışıklık sistemimizi güçlendirerek kanseri tedavi etme yöntemidir. CHIRON proje ekibimiz, kanserle
mücadelede yeni immünoterapiler geliştirmek için araştırmalar yapacak” dedi.
Türkiye’nin saygın bilim kurumlarından Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), kanserle mücadele
çalışmaları kapsamında geliştireceği yeni proje ile hastalara umut olmayı amaçlıyor. Kanser
immünoterapisi olarak adlandırılan, insan bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalığın
tedavisini sağlayacak proje ile tümörlerin bağışıklık sisteminden kaçma mekanizmaları ve
ölüm reseptörlerinin bu süreçteki rolü araştırılacak. Proje Koordinatörlüğünü İzmir Biyotıp ve
Genom Merkezi’nden (İBG) Dr. Gerhard Wingender’in yaptığı çalışmada, proje ortakları
arasında DEÜ Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı’ndan
Doç. Dr. Duygu Sağ’ın yanı sıra; Fransa, İsveç, Yunanistan, İrlanda, Macaristan ve
İsviçre’den altı farklı üniversite ve üç özel şirket bulunuyor. Tam adı “Kanser ve Bağışıklık
Hücrelerinde Kanonik Olmayan Ölüm Reseptörü Sinyalizasyonunun Rolü” olan proje
kapsamındaki çalışmaların dört yılı kapsaması öngörülüyor.
“NOBEL ÖDÜLÜ İLGİYİ ARTIRDI”
Kısa adı “CHIRON” olan proje ekibinin çalışmalarını ve projeyi değerlendiren DEÜ Tıp
Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Duygu
Sağ, proje bütçesinin 1 milyon 530 bin Euro olarak belirlendiğini söyledi. 2018 yılında kanser
immünoterapisi alanındaki çalışmaların Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülmesinin son yıllarda
kanser immünoterapisine olan ilgiyi artırdığını belirten Sağ, “Kanser immünoterapisi kısaca
bağışıklık sistemimizi güçlendirerek kanseri tedavi etme yöntemidir. CHIRON proje
ekibimiz, kanserle mücadelede yeni immünoterapiler geliştirmek için araştırmalar yapacak.
Bağışıklık hücrelerinin tümör hücrelerini öldürme mekanizmalarından biri bağışıklık hücreleri
üzerindeki TRAIL molekülünün tümör hücreleri üzerindeki DR4/5 reseptörleri ile etkileşime
girmesidir. TRAIL’ın DR4/5 reseptörlerine bağlanması kanser hücrelerine ölüm sinyali verir.
Fakat, bazı tümör hücreleri bu etkileşimi değiştirmeyi öğrenir ve ölüm sinyalini hayatta kalma
sinyaline çevirir. CHIRON konsorsiyumu, DR4/DR5 ölüm reseptörleri tarafından indüklenen
sinyalin tümör hücrelerinde nasıl değişebileceğini anlamayı amaçlamaktadır. Projede, ölüm
sinyali için tümörleri tekrar duyarlı hale getirmek üzere, hayatta kalma sinyalini bloke eden
spesifik inhibitörler geliştirilecektir” dedi.
BİRÇOK TÜRDE ARAŞTIRMA YAPILACAK
Projeye yönelik açıklamalarını sürdüren Doç. Dr. Sağ, şunları kaydetti:
“CHIRON ortakları, bu inhibitörlere karşı özellikle hassas olabilecek kanser tiplerini
belirlemek üzere hematolojik kanserler, meme kanseri, mesane kanseri ve pankreas kanseri
üzerinde çalışacak. Böylelikle, CHIRON, yeni immünoterapiler geliştirmek için tümör
hücrelerini öldürmek ve bunun en verimli olacağı kanser türlerini belirlemek üzere yeni
araçlar geliştirmeyi hedeflemektedir. "Süreçteki katkıları için DEÜ Rektörlüğümüze, İzmir
Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitümüze, Üniversitemizin değerli bilim insanlarına ve
koordinatör kurumumuz İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi'ne teşekkür ediyoruz.”