Uzun uzun neden Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmemesi gerektiğini yazacağım ancak yarısına gelmeden gerçeklerden sıkılacaklar için ufak bir örnek vererek başlamak istiyorum yazıma…
Geçtiğimiz haftalarda AK Parti’de İzmir’den 1. Sıra Milletvekili seçilen Eyyüp Kadir İnan ile ilgili “AK Parti’nin ‘genç görünüşlü klasik zihniyetli adayı’ Eyyüp Kadir İnan…” diye bir yazı yazmıştım. Yazının sosyal medyadan yayımlanmasının ardından 10’dan fazla arkadaşımdan yazıyı okumadan sadece başlık üzerinden “Silivri soğuktur”, “kardeşim kaşınıyorsun”, “dikkat et”, “alırlar seni” vb. mesajlar aldım. (talep halinde ekran görüntülerini paylaşabilirim)
Hiçbir hakaretin olmadığı, sadece söyledikleriyle yaptıklarının uyuşmadığına dair yazdığım yazıdan bile tutuklanabileceğimi hepimize empoze eden bu zihniyetin, bu ülkeyi 5 yıl daha yönetmemesi gerekiyor canım kardeşim…
Eleştiriye sıfır tahammülü olan, her gün meydanlarda alenen yalan söyleyen, iftiralar atan, hakaretler eden, ülkenin en az %45’ine değer vermeyen, 22 yıllık iktidarında halkının kaybettikçe kendisinin kazandığı bir sistemin baş mimarına lütfen artık yetki verilmesin!
Lütfen…
Arkadaşlar alenen yalan söyleniyor…
Bugün Türkiye’de normal bir seçim süreci yaşanmıyor!
Seçimi darbeyle bir tutan zihniyetin, koltuğunu kaybetmemek için verdiği savaşa şahit oluyoruz.
Bakın rica ediyorum.
Sırf sergiledikleri kötü yönetimin üzerini kapatmak için, bu ülkede tüm televizyonlarda terörist elebaşının videosunu yayınladılar
Evet bu oldu…
Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim videosunun içine, montajla teröristin birinin görüntüsünü koymaktan utanmadılar…
Üstüne bu algıyı halka yaymak için; Tüm kanallarında, ana haberlerde, sosyal medyalarda milyonlarca kişiye izlettirdiler.
Terörün de, teröristin reklamını yaptı Sayın Recep Tayyip Erdoğan…
Kim gelirse gelsin bu ülkenin 85 milyon insanından bir tanesinin bile teröre asla göz yummayacağını bildikleri için, tüm propaganda çalışmalarını ‘terör’ üzerine yapmış bir zihniyetten bahsediyoruz.
Saatlerce yazarım…
Saatlerce anlatırım…
AK Partili dostlarım “evet, haklısın ama…” diyerek başlarlar sözlerine sonra “Kılıçdaroğlu’da böyle, CHP’de şöyle dedi…” diye devam ettirirler…
Amadan sonrasın hiçbir önemi yok arkadaşlar…
Hiçbir önemi yok!
‘Asrın Felaketi’nin(!) 2. günü millet daha felaketin boyutunun farkında olmadığı günlerde, Belçika şirketine Çanakkale ormanlarının yok edilmesi için 50 yıllık imza atan bir hükümetten bahsediyoruz. (Depremde ağaç kıyımı)
- Çadır sattılar… millet çadır bulamazken!
- Milyon milyon TL paralarla ekranlarda şov yaptılar, insanlar su bulamazken…
Bunlar, son zamanlarda yaşanan ve aklımızda kalanlardan birkaç tane örnek sadece…
Sadece son 1 yılda bu ülkenin başına gelen felaketlere bile baksak artık yeter diyemez miyiz?
Ki… o felaketlerin hepsi geçmişte başımıza gelmiş ancak ders çıkarılmamışsa…
Bu ülkede halen maden ocaklarında işçiler hayatını kaybedebiliyor! (Bartın’ın Amasra ilçesinde maden ocağında patlama meydana geldi)
Bu ülkenin en büyük şehrinde ülkeye elini kolunu sallayarak giren bir terörist bomba patlatabiliyor! (İstanbul’da patlama: 6 can kaybı, 81 yaralı)
Bu ülkede halen 6 yaşındaki bir kız çocuğu evlendirilebiliyor hem de kendisine din adamı diyen bir mahlukla! (6 yaşındaki çocuk gelin davasında tutuklama talebi istemi!)
Böyle devam eder gider…
İsterseniz devam edebilirim de
Bu ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanı ekranlarda kendisine oy vermeyenlere “dinsiz ve bayraksız” diyebiliyor.
Sürtükleri…, teröristleri…, vatan hainlerini…, ayyaşları… saymıyorum bile
Buyurun kendiniz okuyun (İşte Erdoğan’ın milyonlara ettiği hakaretlerin tam listesi)
Bu yazıyı kendi sosyal medya hesaplarımdan da paylaşacağım okuyan arkadaşlarıma, akrabalarıma, dostlarıma tek şu soruları yöneltmek istiyorum;
- Ben dinsiz miyim?
- AK Parti’ye oy vermeyen herhangi bir arkadaşınız, akrabanız bayraksız mı?
- CHP’ye gönül verdiğini bildiğiniz herhangi bir ahbabınızın vatan hainliğine hiç denk geldiniz mi?
Arkadaşlar; kaosun hakim olduğu ve asla halkın kazanmadığı bu düzenin sona ermesi gerekiyor!
Lütfen oyunuzu kullanırken sadece aklınıza şunu getirin
Bu ülke bizim ülkemiz.
Ne olursa olsun bu ülkede yaşamaya devam edeceğiz
Bir aday bize helalleşmeyi, sarılmayı, paylaşmayı refahı vadediyor
Diğeri ise korkuyu, ayrıştırmayı, kutuplaştırmayı, fakirleşmeyi…
AK Parti seçmeni kardeşim, sende çok iyi biliyorsun…
Bu ülkenin görüşü ne olursa olsun hiçbir evladı teröre ve teröriste müsamaha göstermez
Bayrağı, vatanı asla teröre peşkeş çekmez
Hatta şunu da çok iyi biliyorsun
Erdoğan’ın karşısındaki adam ranta, yolsuzluğa, hırsızlığa da asla müsaade etmez.
Bu seçim Erdoğan’a değil karşısındakine oy verin en geç 1 yıl sonra çok daha huzur dolu bir ülkede yaşayacağımızı siz de çok iyi biliyorsunuz
- Belki 2.5 litre kola eskisi gibi 7 lira olmayacak
- Benzinin litresi 6 lira 7 lira olmayacak
ama
- Bir gence araba almak, ev almak, evlenmek, sürünmeden bir hayat sürebilmek hayal olmayacak!
- Bir babaya, bir anneye çocuğunun geleceğini düşünmek ıstırap olmayacak!
- Bu ülkenin kaynakları bu ülke insanına akıtılacak!
Bakın akıtılacak diyorum
Benim CHP’yle yada Kemal Kılıçdaroğlu ile hiçbir bağlantım yok
Herhangi bir çıkar ilişkim de yok
Sadece içimde bir umut var. İnanıyorum
- Sen şucusun…, sen bucusun…., siz zaten böyleydiniz laflarının tarih olduğu…
- Arkadaşlıkların, komşulukların, akrabalıkların arasına siyasetin girmediği….
- Kutuplaştırılmadığımız…
- Ayrıştırılmadığımız…
- İmanımızın sorgulanmadığı…
- Vatan sevgimizin milletin ağzına meze edilmediği…
- Para birimimizin dünyada değer gördüğü….
- Çalışmalarımızın karşılığını aldığımız
- Halkına üstten bakan yöneticilerin olmadığı…
- Yaşanan felaketlerden ders alan yöneticiler tarafından yönetildiğimiz…
- Birinin adamı olduğu için değil hak ettiği için görev verilen yöneticilerin olduğu…
- Liyakatin devletin tüm kademelerinde olduğu
Bir ülke mümkün
Kimsenin elinde sihirli değnek yok.
Bunlar 1 yılda tamamıyla hayata geçmiş olmayacak hayal kurmayalım ama
Bu sistemin önünün açılması için değişimin şart olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz.
Recep Tayyip Erdoğan’ın yönettiği sistemde ise bunların hiçbirinin gerçekleşmeyeceğini de çok iyi biliyoruz
Yaşanan onca şeye rağmen koltuklarını vermemek için bin türlü hileye, algıya başvuran Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’da çok iyi biliyor…
Seçimi darbeyle bir tutan, bir tane bile güvenlik makalesi okumamasına rağmen hatırla tüm ülkenin güvenliğinin başında duran İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’da çok iyi biliyor…
Neyse yazdıkça yazasım geliyor ancak durmayı da bilmek lazım.
Yazımı bir ricayla bitireceğim müsaadenizle
Dostlarım, ailem, akrabalarım, sevenlerim…
Benim yapmaktan keyif aldığım bu mesleğe devam edebilmem için Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmaması gerekiyor!
Hepiniz çok iyi biliyorsunuz ki en ufak eleştiriye tahammülü olmayan, medyayı karanlığın içine hapseden AK Parti iktidarının bir seçim daha kazanırsa zaten kırıntısı kalan gazeteciliği bir daha yapamayacağımı…
Sadece işimi yaptığımı…
Asla yalan haber yazmadığımı…
Bildiğim doğruyu söylemekten çekinmediğimi hepiniz çok iyi biliyorsunuz
O yüzden rica ediyorum
Değişime müsaade edin
Kemal Kılıçdaroğlu’na değil Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısındakine oy verin…