Haber: Onur Ulutaş
İzmir’de yaşayan 68 yaşındaki Hüseyin Soylu’nun yaşamı 20 yıl çalıştığı Türkiye Elektrik Kurumu’nda 1998 yılında geçirdiği iş kazasının ardından tam bir drama dönüştü. Hüseyin Soylu, 1978 yılında saha personeli olarak işe başladığı Türkiye Elektrik Kurumu’nda 1998 yılında arıza nedeniyle çıktığı elektrik direğine bir iş makinesinin çarpması sonucu kendisini yerde buldu. Metrelerce yükseklikten yere düşen, kaburgaları, parmakları ve ayağı kırılan Soylu, kaza nedeniyle yıllarca akciğer yetmezliği sorunu ile yaşamını sürdürmek zorunda kaldı.
Ancak Soylu’nun anlattığına göre hayatla mücadelesi sağlık sorunlarıyla sınırlı kalmadı. Sağlık sorunlarıyla uğraşırken bir taraftan da iş kazası ve meslek hastalığı maaşı ile çalıştığı kurumdan tazminat alabilmek için yıllarca hak mücadelesi verdi.
2002 yılından bu yana 3 farklı sağlık kurumundan engelli raporu alan, iki defa da toplamda altı buçuk yıl süren mahkeme sürecini takip eden yaşlı adam, şimdi SGK ve çalıştığı kurumdan hakkını alamadığı iddiasıyla yeni bir dava açmaya hazırlıyor.
Mücadeleye girdiği süreçte geçirdiği kazadan bağımsız olarak kendisine bağlanan düşük miktardaki emekli aylığı ile 3 çocuğunu evlendirdiğini söyleyen Soylu’nun bu arada 4 tane de torunu oldu. Yürümekte bile güçlük çektiğini söyleyen, ancak hastane ve mahkeme koridorlarında yıllarca mekik dokumak zorunda kalan adamın çilesi ise bitmedi.
Engellilik oranını kanıtlamak için Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden yüzde 68, Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden yüzde 60 oranında engelli olduğuna dair rapor aldığını söyleyen Hüseyin Soylu, iddiasına göre bu raporları SSK’ya bir türlü kabul ettiremedi. Soylu, son olarak engelli olduğuna dair kendisinden mahkeme kararı istenince mahkememin yolunu tuttu. Elindeki rapor ve Adli Tıp Kurumu raporuna göre ise yüzde 46.2 engelli olduğunu ifade eden yaşı adam artık bu çilenin bitmesini istiyor.
“Tek suçum iş kazası geçirmek. Hayatımın üçte birini hakkımı aramakla geçirdim. Benim hakkımı versinler, daha fazla mağdur etmesinler” diyen Hüseyin Soylu’nun en büyük dileği ise halen hayattayken hakkını alabildiğini görebilmek.