KARTAL MI OLMAK İSTERSİN KARGA MI?

» Köşe yazarları » KARTAL MI OLMAK İSTERSİN KARGA MI?

Bir kartalı gagalamaya cesaret eden tek kuşun karga olduğunu biliyor muydunuz? Karga, kartalın üstüne oturur ve boynunu ısırır. Ancak kartal yanıt vermez, kargayla savaşmaz ne zamanını ne de enerjisini harcar. Sadece kanatlarını açar ve yükselmeye başlar. Ne kadar yükselirse, karganın da nefes alması o kadar zorlaşır ve karga oksijen eksikliğinden sersemleyerek düşer. Kendimize doğru çıktığımız […]

Bir kartalı gagalamaya cesaret eden tek kuşun karga olduğunu biliyor muydunuz?

Karga, kartalın üstüne oturur ve boynunu ısırır. Ancak kartal yanıt vermez, kargayla savaşmaz ne zamanını ne de enerjisini harcar. Sadece kanatlarını açar ve yükselmeye başlar. Ne kadar yükselirse, karganın da nefes alması o kadar zorlaşır ve karga oksijen eksikliğinden sersemleyerek düşer.

Kendimize doğru çıktığımız yolculukta bizleri (karakterlerimizi) kartalların temsil ettiğini düşünürsek, kargada egolarımızı temsil eder. Ego insanı bencilleştirir. Bencilliğimiz bizleri herkesten daha haklı, daha iyi, daha başarılı, daha güzel, daha akıllı, daha zengin olmak için savaşa iterken, diğer yanımız bütün bunlara vakit bile harcamadan kendinin farkındalığında kartal misali kanatlarını açar ve yükselebildiği kadar yükselir. Bu arada bizlerse hem kartal hem de karga yönümüzü deneyimleriz.

Kartal mı olmak istersin, karga mı?

Seçim yapabilecek zihinsel yükselişe ulaştığımızda hepimiz birer kartalızdır artık.

***

Ya da kartalın bütün bir insanlığı temsil ettiğini düşünebiliriz. Varlık olarak, insan olma bilincine ulaştığında, hiçbir ayrıştırmayı haklı göremezsin. Din, etnik ayrımcılık, ekonomik ayrımcılık, mesleki ayrımcılık, zengin / fakir ayrımcılığını ve hatta bana göre kültürel ayrımcılıklar kartalın (insanlığın) üzerine oturmuş karga (egolar) gibidirler.

İnsan olma bilinci ise kendi farkındalığını kabulle gelişir. Kendini iyi ve kötü yanlarıyla kabul eden insan öncelikle kendine saygı duyar ve kendini sever. Kendini seven insan çevresinde ki her canlıya saygı gösterebilir ve sever.

Sevgi ve saygının hüküm sürdüğü insanlık, her türlü bölünmüşlüğe karşı durduğunda savaş, terör, yozlaşma, ayrıştırma, adaletsizce dağıtılan gelir gibi insanın ruhsal varlığını sürdürme dürtüsünü geliştiren her türlü baskıdan uzak tutar. Ve sadece insan (human,mensch, umano, chelovek, humain) kalır geriye.

Üzerinde seni gagalayan kargaya kim olduğunu göstermek için yüksel. Senin çıktığın yerde hiçbir karga nefes alamaz.

İnsan olabilmekse, göklerde yalnız uçma cesaretini göstermektir.

***

‘’Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvettir, kendini yönetmek iradedir.’’  Lao Tzu