CHP ve DEM partiye tuzak !

» Köşe yazarları » CHP ve DEM partiye tuzak !

İdris Akyüz yazdı…

Öyle anlaşılıyor ki; iktidar ortakları, “kaos” stratejisi ile işin içinden çıkmaya çalışıyor. AKP ve MHP ittifakı, hem CHP’yi hem de DEM Parti’yi hedef almış. Her ikisini de aynı taktikle ayrıştırma gayretini güdüyor.

İlk hedef CHP !

CHP’nin 31 Mart 2024 seçimlerinde toplumun tüm kesimlerden oy alıp ortaya çıkan “Merkez partisi” görüntüsü vermesi, iktidar ortaklarının hiç hoşuna gitmedi. Anladılar ki böyle devam etmesi halinde, gelecek ilk seçimler, kendileri için hüsran olacak.

O zaman ne yapmalı?

O zaman, seçmenin CHP’ye olan bu ilgisinin önüne geçmeli…

Peki ama nasıl?

Önce CHP’yi kendi içinde ayrıştırmalı. Solcular, Atatürkçüler, ulusalcılar…Ekremciler, Kemalciler (Kılıçdaroğlu) Özgürcüler, Mansurcular…

Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda, “Ekremciler” ile Mansur Yavaşı; “Mansurcular” ile Ekrem İmamoğlu’nu birbirine kırdırmak…

Yetmedi… Terör soruşturmalarıyla, CHP ile DEM Parti’yi yan yana getirip, CHP’yi “terörle iltisaklı” görüntü vererek seçmen nezdinde itibarsızlaştırmak.

Örnek mi;

CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’i  “terör örgütü ile iltisaklı” iddiasıyla görevden alıp yerine kayyum atadılar mı?

Atadılar…

Ardından; DEM Parti’li, Mardin, Batman ve Halfeti Belediye başkanlarını da aynı gerekçe ile görevden aldılar mı?

Aldılar…

Bu şekilde iki parti de iktidar tarafından, “hukuki olmasa bile” kanuni uygulamalarla bir araya getirilmiş oldu mu?

Oldu…

***

İkinci hedef DEM Parti…

İktidar; DEM Partiye de üçlü kıskaç stratejisi uyguluyor… Bir yanda Apocular… (Abdullah Öcalan) bir yanda Demirtaşçılar, bir yanda Kandilciler… Bunların da bir araya gelmemesi lazım… Demirtaş’ın, Kürt seçmenin destek verdiği “defalarca kapatılıp en son DEM adıyla yerini koruyan” siyasi partinin “Türkiye partisi” olmasına gayret etmesi, iktidar ortaklarının işine gelmiyor. O nedenle 8 yıldır hapishanede tutulan Selahattin Demirtaş’ın DEM Parti içindeki etkinliğini ortadan kaldırıp, ardından tümüyle siyasetten tecrit edilmesi gerek.

İktidar ortakları için Abdullah Öcalan’a el uzatmak, “uzlaşma” adına daha yararlı… Böylece DEM Parti içerisinde yaşanacak ayrışma Kürt seçmeni de bölecek… Bu da kendi işlerine yarayacak. Kim bilir belki de varsayılan böylesi bir bölünmüşlük, “Yeni Anayasa”nın referanduma götürülmesi için TBMM’de gerekli sayısal desteği de sağlayacak…

***

Belki çok basit gibi görünüyor ama ortaya çıkan fotoğrafı ve sahneye konan senaryoyu ben böyle okuyorum…Ve bu gidişatın, Türk demokrasisi, hukuk devleti ile özgürlükler adına, iyi bir gidişat olmadığını düşünüyorum. Kısacası, bu bir tuzaktır.

Dileyelim ki ne CHP ne de DEM Parti bu tuzağa düşmesin.