Filistin topraklarını sata sata bu hale geldi

“Türk soylu olmayanlar istediği yere yerleşemez. Ana dili Türkçe olmayanlar müstakil mahalle kuramaz, işçi ve sanatçı kümesi oluşturamaz. Ecnebilerin bir belediyedeki nüfusu yüzde 10'u geçemez” Sene kaç? 1934. Kim çıkardı bu kanunu söylemeye gerek var mı..! Zamanında konunun önemi fark edilerek, böyle bir kanun çıkarılmış. Bu gün geldiğimiz nokta ise son derece vahimdir. Maalesef 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun mayıs ayında yürürlüğe giren 6302 sayılı kanun ile değişik 35'inci maddesi uyarınca, yabancı uyruklu gerçek kişilerin ülkemizde taşınmaz edinmesinde karşılıklılık aranması uygulaması terk edilmiştir. Ekonomiyi güçlendirme adına topraklarımızın yabancılara satılmasına kesinlikle razı olamayız. Arap ülkelerinden ülkemize şu veya bu sebeple gelenlerin birçoğunun toprak aldığı, ayrıca 400 bin dolar karşılığında vatandaş olduklarını üzülerek okuyoruz. İsrail’liler yıllarca Filistin’den toprak satın aldılar. 1 liralık yere 10 lira vererek satın aldılar. Bu gün Filistin’in geldiği nokta ortada. Türkiye’ye bakalım, şu anda biz ne yapıyoruz? Umarsızca toprak satmaya devam ediyoruz. Özellikle Hatay, Kilis, Şanlıurfa, Gaziantep hatta Trabzon, Artvin, Rize bu gün ne halde..! Buna bir de ülkemizde mülteci olarak veya şu ya da bu şekilde bulunanların doğan çocuklarının doğumla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmalarını ekleyecek olursak, bu hal Türk milletinin bekası açısından son derece düşündürücüdür. İşte asıl beka meselesi budur. Filistin bu gün, güya yüksek bedellerle sattıkları topraklarının bedelini ödüyor. Görünen o ki ödemeye de devam edecek.